Sony Dsc R1 2. Bölüm. Yorumlar.

buarada yazmayı unutmusum 100mm macro nun bu fotograflar..

Ömer 17-40L ile 50mm. veya 100mm. lensleri arasındaki keskinlik ve kalite farkı için yorumun ne.Yani bu prıme lenslerin fotoları 17-40L den daha mı iyi.

adnan abi aslında primelarla zoomları kıyaslamak pek dogru degil ustune ustluk 17-40 zoom olmasının yanında genis acı bir lens (en zor imal edilen lensler genis acılar). dedigim gibi 100mm macro bugune kadar kullandıgım en keskin lens 17-40 da dahil buna ama 17-40 50mm den daha guzel geliyor bana aslına bakarsan tam test etmedim cunku 50mm zor ısıklarda kullandım dolayısıyla max. verimini almadım. benim bildigim canonun en kaliteli lensi 135mm f/2 L gercekten mukemmel sonuclar veriyor full frame bodyler bile hic bir kusurunu cıkaramıyor lensin

Teşekkürler Ömer zaten bunu karşılaştırmadan çok 17-40L nin prıme lensler kadar kalite sunup sunamadığını öğrenmek için sormuştum.100mm. nin fotoğrafları gayet güzel.

17-40 genede sahane ama gel sanada bi canon alalım 30D yakısır sana
buda 17-40 ın fotografı makine 350D

17-40 ve 30D gene renkler sogudu kucultunce

Ömer 30D benim beğendiğim bir makina.Ancak şu an Canon Nikon yeni makinalarını çıkartacaklar.Bir de A100 var tabii.Yıl sonuna kadar bekleyip kararımı ondan sonra vereceğim.Alacağım makina Canon olursa 17-40L siz almam zaten.

bu da R1 ile cekilmis tam boyuttan croplanmıstır.

forum olmus kimselerin ugradıgı yok. ne is herkes mi tatile gitti.
sevgili aber bana da oyle geldi ne hikmetse. ama omergin in kullandıgı kucultme programından da kaynaklanıyor olabilir.

ben hiçbir forumda, konu ne olursa olsun bu kadar uzun bir başlık görmedim.
sayfalar öyle boş şeylerle dolu da değil, her sayfası bilgi dolu.
r1 sahibi değilim. ama hakkında o kadar şey okudum ki sanırım elime aldığım an yabancılığımı atarım.
bu sınıfla, yani dslr-like ilgili naçizane fikirlerim;

r1 sınıfında fuji 9500 ve samsung pro 815 var. pek çok insan video kaydı ve makro mesafesinin sınırlı olması yüzünden r1 yerine bu makineleri tercih ediyor.

makro konusunda emin değilim, pazarbey in 9500 le çektiği makroları görünce fujinin inanılmaz bir makro yeteneği var gibi hissediyor insan.
insanlar dijital makine alınca her şey bir arada olsun istiyor. video çeksin, makrosu iyi olsun, karanlıkta iyi iş çıkarsın vs. vs.
ancak bunların tamamını bir arada sunduğunu iddia eden modeller tökezliyor aslında.
samsung pro815 buna güzel örnek.
hem geniş açı, hem 15* zoom, hem 3 cm makro, aynı makinede 3,5'' lcd, üst tarafta ikinci bir lcd ekran. bitmiyor, piyasanın en uzun ömürlü pilini yaptık diyor samsung.
tabi bu iddialarıyla çocuk kandırıyorlar mı bilmiyorum. bana hiç inandırıcı gelmiyor. o kadar özelliği tek bir objektifle yapamazsın. yaparsan h1-h2-s2-s3 bile senden daha iyi iş çıkarır ve daha yüksek not alır.
ileri amatör bir makinenin video çekmemesi bir eksiklik değildir. fotoğraf makinesi video çekmese de olur. 640*480 çözünürlükte videoyu basit kompaktlar da çekiyor artık.

demek istediğim şu, sony de r1 de bu özellikleri ekleyebilirdi. ama fotoğraf kalitesinden taviz vermek zorunda kalırdı. r1 le çekilmiş çok kare inceledim. national geographic dergisi fotoğrafçılarından birisi bu makineyle inanılmaz güzellikte manzaralar çekmiş, onlar fevkalade idi.

r1 dslr karşılaştırması, çok sık yapılıyor bu iş. dslr sahipleri sanırım anlamak istemiyor. bu makine ortlama bir dslr den çok daha iyi iş çıkarabiliyor. devasa bir sensör var, büyük sensörün sakıncaları da var bilindiği üzere. açık diyafram ve geniş açıda köşe kararması 5d de bile var. ama r1 de yok ki bu inanılmaz bence. köşe kararmasını yok etmek için crop uygulayacaksın, keseceksin resmi yani. ama kesince 10mp den geriye 6-7 mp kalır. ne anladım bu işten.

r1 e objektif takılamıyor, doğru. ama takılsaydı ona dslr derdik. sony nin böyle bir iddiası yok zaten. özünde dijital bir makine, bir digicam bu.

''r1 le aynı fiyata bir dslr alabilirsin, alacağın dslr ye sonradan dilediğin obkektifi alırsın. gövde ile birlikte aldığın kit seni idare eder. o nedenle r1 almak mantıklı bir iş değil''.bu da çok yaygın ve saygı duyulacak bir görüş. ama doğru olmakla birlikte benim katılmadığım bir fikir bu... adamın biri binmek için bir fiat palio alacak diyelim. şimdi biri ona çıkıp,'' 3-4 milyar daha koy üstüne, kango filan al, gerekirse yük filan da taşırsın '' demeye benziyor.
r1 bir dslr değil, dslr nin pek çok avantajına sahip(yüksek iso duyarlılığı , büyük sensör gibi), dslr de olmayan pek çok kolaylığa da sahip. (hiç bir şey bilmiyorsan bas bas çek, titreşim açıksa kötü bir şey zaten çekemezsin). lcd de önce gör sonra çek.
ama r1 le kuş gözlemcisi olamam, bir örümceğin gözlerini çekemem. bu noktada zaten kimsenin itirazı yok. kuş gözlemcisi olacaksan paşa paşa dslr ve pek pahalı bir telephoto alacaksın , başka bir yolu yok. r1 samsung un başaramadığını başarsaydı, yani hem mükemmel makro, hem mükemmel video hem de 15* zoom a sahip olsaydı kimse dslr hatta video kamera almazdı. böyle bir şey mümkün de değil şimdilik. olsa da dünyanın en büyük video kamera üreticisi sony kendisi bile buna pek sıcak bakmazdı.

bir alt sınıfla r1 ilişkisi de ilginçtir. h2 mi s3 mü alsam diye ortada dolaşanlara r1 tavsiye eden, onunla yetinmeyip o kadar para veriyorsun dslr al diyen çok kişi çıkıyor. h2,h5, s3 gibi bir makine alan adam iki tiptir;
birincisi bu makineleri dünyanın en iyi makineleri filan sanır, wallpaper sitelerindeki fotoğraflarda çekebileceğini sanır. ama makineyi eline alınca hayal kırıklığına uğrar.
ikinci tip, fotoğraf kalitesinin mükemmel olmayacağ