Günün Fotografı Ve Eleştirisi

atakan seri ilanlar böülümünde bile ciddi bir iyileşme var.

Galerininde tadı yok artık. Hepsi güzel güzel fotoğraflar işte kalite belirgin şekilde yükseliyor hedefimize ulaştık ama aynı zamanda misyonumuz cörtledi vizyonumuz pörtledi...

Millet zaten serbest kürsüye topic açmaz olmuştu bizim yüzümüzden. Galeriye de fotoğraf eklemezlerse halimiz nice olur. Zaten bazen başımı ellerimin arasına alıyorum ve ne yaptığımızı sorguluyorum aslında. Eskidost haklı olabilir 3-5 kişi bir araya gelmişiz…

ben zaten eskipostun hakkını yediğinizi düşünüyorum..

ben ona hakkını vermeyi düşünüyorum ama şöyle sinirlenmeden sağa sola esip gürlemeden yazdığı bir zamanı kolluyorum..

birde sizi burda çok lümpen proletorya.. prestorika.. prülorya..
neydi bu ya..

tatoo bu kelimeyi sen sardın başımıza..
nası kullanacaz bunu cümle içinde söyle çabuk

lasthope mermeri delen damlalar değildi. lütfen yanlış bilgilendirmeyelim.

fotoğraflara nasıl naif hümanist egzantrik isimler buluyorsunuz. ben bulamıyorum. mesela "çalınan bellek". bu isimlerden istanbulda nerden bulabilirim.

ikincisi biz uyurken ya da dalgınken belleğimizi kapkaççılar götürse bellek nakli yaptırabilirmiyiz ? benim belleğim iyi mesela. soyut organlarıda bağış yapabilirmiyiz. belleğimi bağışlayabilirim aslında.

üçüncüsü... unuttum ama önemli birşeydi.

insanlar üçe ayrılırmış. sayı saymayı bilenler ve bilmeyenler.

Pardon şuydu. Fotoğraflara neden "koşmak" "atlamak" "düşünmek" "yüzmek" "hüzünlü olmak" "sevgiliyi özlemek" "maltepe almaya gitmek" ve özellikle "beklemek" "gibi aslı fiil olan isimler verilir. İlkokul ingilizce kitaplarına benziyor o zaman durum.

derkene canlı bir örnek buldum.

böyle böyle Türkçe fiilleri öğreniyoruz.

üfürükten teyyare yapmak.. çocuk olmak. nereye bakıyor bu adamlar olmak.. yalnız olmak.. ham olmak.. bir de ne olmak vardı.. mort olmak gibi biseydi. Oyel sap gibi kalmak anlamında soylenirdi.. Bellek güzeldi ama.. 32 gb bellek olmak.. kimbilir ne formatlar gördü bu bellek..

ben çuvaldızı kendimize tığı başkasına batırma taraftarıyım..
vakti zamanında hüseyin beyin ısrarlarıyla taşlar adlı bir seri çalışma paylaşmıştım.. Soyadından dolayıl kendisine hediye etmemi istediği hatta bu amaç için bana nakit bile teklif eden bu arkadaş fotoğrafın açıklamasındaki "Acaba kaş yaşındalar?" sorusunu Kaç yaşındalar olarak algılayıp o meyanda karşılık vermeye çalıştıysada ben bu....

of yoruldum ya sonra bağlarım bi yere bu mesajı

bu bu

birde cografyaya göre...bu bu bu var..

Bunlardan daha cok var..

salıncaklar boş kalmasın hocam önemli olan bu bence...

bön bön bakmamalı insan...

öyle insanı kuylarım ben...

kontrast bey..
sizinde şikayet ettiğiniz tarzda bir fotoğrafınız vardı.
neydi adı
"Kaza mahalinde Çocuk olmak"

unuttuk sanmayın..
o çocuğun kazağına hasta olmuştum.