Evet Mi Hayır Mı?

emmiler o kadar acıtasyon yaptık hayır den gali.
lazutemmi ile küreselbey nayır dese zaten akepenin bittiği gündür.

lazutemmi 8d çıkmış bu arada. 7d nin piyasesi öldü emmi.

Siyasetle pek işim olmaz ama bu defa "hayır" diyorum çünkü 12 Eylül öncesi ortaokul öğrencisiydim ve evimizin bulunduğu caddeden bir gün solcular yürüyüş yapardı, bir gün sağcılar yürüyüş yapardı.Hele bir gün karşı apartmanda birinci katta oturan bir arkadaşım vardı ve ben onlara gitmiştim.Ben gittikten yarım saat sonra yine bir grup yürüyüşe başladı.O anda birinci katta olduğumuz için beni bir korku sarmıştı ki anlatamam.

O günleri yaşamayan bilmez elbette o korkunun ne demek olduğunu.Bu demek değildir ki darbeye karşı hoşgörülüyüm.Çünkü bugünkü hükümet o zaman yapılan darbenin eseridir.Darbenin ardından aşırı yasakçı bir zihniyet gelişti.İnsanlar fikirlerini rahatça söyleyemez oldu.Şimdi ise bu korku daha da arttı.Buna da sebep suçu sabit görülmeden pek çok insan içerde aylardır yatıyor.

Ben bile bunca zamandır bu korkuyla olsa gerek suya sabuna dokunmayan konuları paylaştım. HAYIR deme sebebim budur.

Hükümet, 12 Eylül anayasasını kendi fikirlerine adapte etmek istedikleri için o zaman asılan gençlerin üzerinden siyaset yapıyor.Başbakanın gözünden akan yaşlara nedense inanmak içimden gelmiyor.

Hukukcu arkadaslardan Evet diyecek olanlar sanirim yeni yasa+hokomet sevgisi formulu ile koltuk falan kapmayi goze koymus olanlar

#ozansan' tarafından 26.07.2010 15:34:36 tarihinde düzenlendi.

Merhaba,
Bu siteyi hergün takip takip ediyorum ve hemen hemen hiç yorum yazmamıştım. Ama bu konuda yazma ihtiyacı hissettim.

Bu referandumda mahkemelere üye seçimiyle ilgili olanlar hariç hiçbir madde benim için önemli değil. Ve sadece bu yüzden "evet" oyu kullanmak istiyorum. Çünkü sürekli olarak birbirinin üyelerini seçmek suretiyle kapalı olan ve üye sayısı çok az olduğu için de bariz bir şekilde tek tip üyelerden oluşan böyle bir yapı çok kritik konularda ideolojik ve taraflı kararlara imza attığı için gözümde tüm güvenilirliğini yitirmiştir.

Bu kurumların bu tip suiistimallerden korunmasının yolunun da üyelerinin sayılarının çoğalmasından ve sistemin bu kapalı yapısının kırılmasından geçtiğine inananlardanım.

Peki üyeleri hükümet seçerse (burada üye seçiminde hükümetin çok etkili olacağını varsayıyoruz) bu yeni üyeler çok nu objektif olacaklar? Hayır. Fakat hükümetler geçicidir. Eğer hükümet halkı mutsuz ederse ve halk başkalarında ışık görürse başkalarını seçer (bkz: Kılıçdaroğlu rüzgarı). Ve o zaman da o hükümetin eğilimleri doğrultusunda üyeler seçilir mahkemelere. ama her halukarda mahkeme üyeleri halkın eğilimlerini yansıtır.

Bu bağlamda, "halk aptaldır, kömüre makarnaya kanıyor" laflarını da sadece başarısızlığın altında ezilmemek için uydurulmuş avuntular olarak görüyorum. Ve bu avuntuların ardına sığınarak, elitlerin ve sözümona eğitimlilerin yönetimdeki son sözü söyleme hakkı olduğunu önerenlere de dünyada bu şekilde yönetilen kaç modern ülke bildiklerini soruyorum.

Hasılı, 20. yy'ın ilk çeyreğinden kalma kurum anlayışıyla Türkiye Cumhuriyetinin adam gibi yönetilemeyeceğine inandığım için oyum "evet".

Not: Siyaset o kadar tuhaf birşey ki, bu işle iştigal eden insanları her zaman kendi tarafındakilerin doğru ve karşı taraftakilerin yanlış yaptıklarına inandırabiliyor

Yasa evet ile gecerse yeni kozlari Milletvekilliginin kaldirilmasi olur sanirim.Hakimler savcilar ayarlandiya nasilsa artik arka saglam.Sonrada cikar halkin karsisina ,sozumuzu tutuyoruz bak Milletvekilligi dokunulmazligi kalkiyor.Trubunlerdende oleeeyyy,harbi adam canim,adam gibi adam falan tezahuratlariyla Kral bin abdulah fazullah gibi 50 sene basimizdan inmez artik,Ortadoguya benzeriz...Cok ince oyunlar var cook...

selcuk.t oyunuza karışmam istediğiniz şekilde oy verin ama söylediklerinize karşı bir hukukçu olarak şunları söyleyebilirim.

Her şeyden önce üyeleri hükümet seçerse yeni hükümette yeni üye seçer mantığı yanlış. Anayasa Mahkemesi'ne seçilecek üyeler 65 yaşına kadar orada görev yapacaklar. Bugünkü hükümet 40 yaşında üyeler seçecek olsa bu üyeler 25 yıl o mahkemede görev yapacaklar. Yani aradan geçecek 5 - 6 hükümet bu mahkemeye üye seçemeyecek. Dolayısı ile bugünkü hükümet önümüzdeki 20 - 30 yılın geleceğini şekillendirmiş olacak. Bu durumda sizin bakış açınızın hatalı olduğunu gösteriyor.

HSYK çok uzun süreler toplanıp kararlar alamadı hakim ve savcı atamalarını yapamadı ve yargı bu nedenle kilitlendi ve şu anda bile yaz kararnamesi halen çıkarılabilmiş değil. Peki neden? Adalet Bakanı ve Adalet Bakanlığı Müsteşarı HSKY'da da ondan. Bakan ve Müsteşar olmadan kurul toplanıp karar alamıyor ve hakim ve savcıların atamasını yapamıyor. Gazetelerden de okumuşsunuzdur. Bu konu pazarlık noktasına geliyor. Bakan benim istediğim şu kadar hakim ve savcıyı benim istediğim yerlere atamazsanız toplantıya gelmem diyor ve bu kabul edilmeyince de toplantıya gitmiyor. Dolayısı ile kurul iş ve işlem yapamıyor. Oysaki bu atamalarda hakim ve savcıların liyakatlarına bakılmalıdır. Ancak öyle olmuyor. Siyasi iktidar yargıya müdahale ediyor.
Güçler ayrılığı ilkesi gereği yürütme ve yargının tam olarak birbirinden ayrılması gerekmektedir. Bu nasıl yapılır orasına karışmam.

Hakimin görevi halkın eğilimlerine göre karar vermek değildir.
Hukuka ve yasaya göre karar vermektir.
Halk dalkavukluğu yapacağız diye hukukun da içine zıçmayın.

Recep yüce divanda yargılanacak olursa hakimlerini kendisi seçecek.
Bu mu demokrasi bu mu hukuk ?
Dolduracaksınız Anayasa Mahkemesine zahit akmanları.
Bunun adı da demokrasi mi olacak.

Bu değişikliğin getireceği tek şey faşizmdir.

12 Eylül'ün yargılanması diye birşey asla sözkonusu olamaz. İmkansızdır. Hangi yasayı getirirseniz getirin hangi anayasa değişikliğini yaparsanız yapın 12 eylül hukuken kesinlikle hiçbir şekilde yargılanamaz. 12 eylül darbesi yargılanacak diyen de düpedüz cahil halkı kandırıyor. Böyle birşey asla mümkün değildir.

Ceza hukukunda lehe olan hükmün uygulanması kuralı vardır. İsteyen gitsin araştırsın 12 eylül darbesinin neden yargılanmasının imkansız olduğunu görsün.

sizinkinler seçerken iyiydi ama demi. sezerin seçtikleri iye gülün seçtikleri kötü. Allah Allah. Sezer en az oyu alan rektörü atayınca irticanın bile kırıldı, gül atayınca üniverseteyi ele geçirdiler. SEzer atayınca demokrat yargıç, pardon yarsavgıç, gül atayınca demokrat.
Yesenler sizin hukukunuzu. Ülen bakanın konuşmasının yürütmesi durdurulurmu. valla bizim bu hakımları gevurlar odacı bilem yapmaz.
hukukminatörler sizi.
Kuban bırakınca iyiydi demi. tutuklanınca vay efendim oyuncağa döndü bu iş. oh ne ala.
hata aman bulaşma bu işleri sonun okyanustan beter olur sonra. Okyanus evtmi gazancek hayırmı varmısın bi kore traktörüne iddiaya.

emmi valla bu millet göbeğini kaşır iken aynı anda anayasa profesörü kesilebiliyor ise evet te kazansa gam yimem. keza bugün bıçakarası yidim seni zikrettim emmi.

Açılan lingi iki gündür izliyorum. Aslında bir fotograf sitesinde böyle bir tartışmanın açılmasını doğru bulmuyordum. Çünkü din ve politika insanları birleştiren değil, ayrıştıran iki kurumdur. Ama bazı yazıları okuduktan sonra bendeniz de fikir beyan etmek gereğini duydum.
Kısaca deyebilirim ki her aklıbaşında yurttaşın bu iktidardan acilen kurtulunması için oyu “HAYIR” olmalıdır.
Bölünmenin eşiğine getirilmiş hergün şehit cenazelerinin kaldırıldığı, terörün tavan yaptığı ülkenin içinde bulunduğu durum itibariyle çok daha acil yapılması gerekli işler varken, böyle saçma sapan konularda referanduma gidilmesi memleketin hangi sorununa çare olacak bunu sorgulamak gerek…
Bu referandum memlekette işsizliği mi önleyecek?
HAYIR…
Bu referandum memlekette yoksulluğa mı çare olacak?
HAYIR…
Bu referandum memlekette terörü mü bitirecek ? anaların gözyaşlarını mı dindirecek?
HAYIR…
Memlekette işçinin, memurun, emeklinin, köylünün refah seviyesini mi yükseltecek?
HAYIR…
Güneydoğunun geri kalmışlığını önleyip kalkınmasını mı sağlayacak?
HAYIR…

O halde seçim öncesinde alelacele yapılacak bu referandum neyin nesi?, amaç ne?

Gayet açık.
HSYK ile anayasa mahkemesinin yapısını değiştirmek suretiyle iktidardan düştükleri zaman bu millet bu yapılanların hesabını hukuk yolu ile sormalarının önüne geçebilmek için...
İktidardan düştükleri zaman yüce divana gönderilmeyecekler mi? vatana ihanetten yargılanmayacaklar mı?
İşte bütün korku ve endişe burda yatıyor…
Onun için bu iki kurum seçim öncesi acilen değişmeli ve yandaş yargı mensuplarının girmesi sağlanmalıdır.
Diğer 22 madde göz boyamaca ve sos olarak konulmuş maddelerdir. Referanduma gerek kalmadan zaten mecliste bu 22 madde kolaylıkla geçerdi.
Yüce divanda;
Açılım safsatasının hesabı sorulmayacak mı? sorulacak…
Milleti etnik kökenine göre ayrıştırıp nasıl bölünmenin eşiğine getirdiklerinin hesabı sorulmayacak mı? tabiki sorulacak…
ABD ye bir milyar dolar karşılığında kuzey Irak’a girmeme garantisi vermelerinin ve gizli anlaşma yapmalarının hesabı sorulmayacak mı? sorulacak…
Suriye sınırındaki mayınlı arazileri 49 yıllığına İsrail firmasına nasıl peşkeş çektiklerinin hesabı sorulmayacak mı? sorulacak… (Anayasa mahkemesi CHP nin başvurması ile bu yasa teklifini iptal etti. Anayasa mahkemesi olmasaydı. Bugün şeriatçi kesimin lanetlediği İsrail güney komşumuz olacaktı. 50 yıl sonra o topraklardan çıkar çıkarabilirsen… İşte vatana ihanet budur…
Yüce divanda Cumhuriyetle hesaplaşmakla, lâiklik, ulusalcılık, milliyetçilik, Türklük gibi seksen yıldır süregelen temel değerlerle oynamanın, yıkmaya çalışmanın hesabı sorulmayacak mı?
Devr-i iktidarlarında özelleştirme adı altında devlet firmalarının yandaş sermayeye peşkeş çekilerek, yandaş sermaye yaratmanın hesabı sorulmayacak mı? Elbet sorulacak…
İşte bütün korku, bütün panik bu.
Yoksa, 12 eylül anayasasını kaldırmak, darbecilerden hesap sormak AKP nin ilgilendiği konular hiç değil. 12 Eylülün üzerinden 30 yıl geçmiş, müruru zamana uğramıştır. Bugün darbeciler yargılansın diye meydanlarda bas bas bağırdıkları Evren Paşa daha geçen aylarda Çankaya köşkünde ağırlanmıştır.
Millet bunları göremiyorsa ve halâ sandıkta evet diyecekse rahmetli Aziz nesin bir kere daha haklı çıkacak demektir.
Herkese selâm ve sevgiler…


#ercan43' tarafından 26.07.2010 20:37:31 tarihinde düzenlendi.


#ercan43' tarafından 26.07.2010 20:39:45 tarihinde düzenlendi.