ocaklilar
ocaklilar (üye)
İstanbul / Amatör

Sony A100 : İlk İzlenimlerim.

Elimde; biri 28-80mm zoom, diğeri 50mm sabit, iki adet Minolta lensim bulunduğundan, bu makineyi sadece gövde olarak aldım. Lens seçimi konusunda kendime biraz daha zaman tanıdım.

Bu yazıyı, makineyle daha uzun bir süre geçirdikten sonra yazmayı arzu ederdim. 10-15 Ağustos tarihlerinde kısa bir Karadeniz turu yapacağımdan, ileride daha fazla detaya girebileceğimizi düşünerek şimdilik sadece ilk izlenimlerimi yazıyorum.

Fiyat olarak bütçeme, gövde yapısı olarak da elime iyi oturdu. Ele oturuş açısından; halen kullanmakta olduğum SLR olan, Minolta Dynax7?den pek bir fark hissetmedim.

Pil kapağı sağlam ve iyi kapanıyor. Kapak yanlışlıkla açılsa bile, bir kilit mekanizması sayesinde, pilin düşme ihtimali yok. Küçük, mavi bir mandalı iterek pili çıkartıyorsunuz. Pilin normal şarj süresi yaklaşık 3 saat, tam şarj için bu süreyi 1 saat kadar uzatmanız öneriliyor.

Vizörü gayet büyük ve rahat ama benim gibi gözlük kullananlar, her köşeyi aynı anda görmekte bir miktar zorlanabilirler.

2.5 inçlik LCD ekranı ilk bakışta göze çok büyükmüş gibi geliyor, hele daha önce daha küçük ekranlı bir makine kullanmışsanız. Gövde dikey konumda tutulduğunda, LCD üzerindeki bilgiler de dikey konuma dönüşüyor. Bu özellik de seçimli, yani istenildiğinde kapatılabiliyor. LCD görüntüsü, ayrıntılı veya büyütülmüş olarak ayarlanabileceği gibi istenildiğinde tamamen de kapatılabiliyor.

Gözünüz vizöre yaklaştığında, LCD ekranın otomatik olarak kapanma özelliğine ilaveten, otomatik netleme sistemi devreye giriyor ve deklanşöre yarım basılana kadar, netleme aşamasının büyük bir kısmı (veya tümü) tamamlanmış olduğundan, otomatik netleme çok kısa bir sürede yapılabiliyor. Bu fonksiyon seçimli, isterseniz kapatabiliyorsunuz. Bu özellik kapalıyken bile, otomatik netleme sisteminin çok hızlı olduğunu söylemeliyim.

Mod Kadranı ve Fonksiyon Kadranı metalik gri renkde tasarlanmış, onlar da siyah olsaydı daha mı güzel görünürdü diye düşünmeden edemedim.

Fonksiyon Kadranı bence çok güzel düşünülmüş ve çok işe yarıyor. Menüler içinde dolaşmaya gerek kalmadan, değiştirmek istenen ayarlara çok kısa zamanda ulaşmaya yarıyor.

Ayrıca, gövde üzerinde DOF Preview, yani alan derinliği önizleme düğmesi, kullanmak isteyenlerin hizmetinde.

Deklanşör düğmesinin, yarım basma ile tam basma kademelerinin arası bayağı açık. Bu, yarım basma ile tam basma arasındaki tereddütü ortadan kaldırıyor, kendinizden daha emin bir şekilde fotoğraf çekmenizi sağlıyor. Ayrıca, isterseniz, netlik yapılmadan fotoğraf çekilmesini engelleyebiliyorsunuz.

RAW, RAW+JPEG haricindeki JPEG çekimlerde boyut olarak L (10 MP), M (5.6 MP) ve S (2.5 MP) seçenekleri var.

Bulb modunda herhangi bir süre kısıtlaması yok, tam dolu bir pil ile yaklaşık 4 saat çekim yapılabileceği belirtilmiş.

Elle beyaz ayarı da dahil olmak üzere, programlanmış beyaz ayarlarına ilaveten, Kelvin değeri girilerek de beyaz ayarı yapmak mümkün.

Drive (sürücü) düğmesinin yeri iyi seçilmiş. Fonksiyon Kadranı dışında, sağ tarafta ayrı bir yerde konumlandırılmış olması büyük kolaylık sağlıyor. 2 saniyelik zaman ayarlı çekimde, gerçek Mirror Lock Up (MLU) yani çekimden 2 saniye önce aynanın kaldırılması özelliğinden de bahsetmeden geçmek olmaz.

Flaş kullanmak istendiğinde, flaşın el ile tutulup kaldırılması yeterli, ayrıca bir düğmeye basılması gerekmiyor. AF Assist Lamp, yani otomatik netleme destek ışığı, yaklaşık bir saniye süreyle flaştan gönderiliyor. Gerçek flaş ışığı kadar kuvvetli olmasa da, karanlık ortamlarda kısa süreli el feneri olarak kullanılabilir seviyede. Makinenin özelliklerini okuduğumda açıkçası bu hiç hoşuma gitmemişti. Birinci nedeni, karanlık ortamda netleme yapmak için flaşı kaldırmak zorunda olmak, ikincisi ise, bazı durumlarda fotoğrafı çekmeden önce flaştan gönderilen beyaz ışığın, fotoğrafı çekilecek canlıları, kırmızı ışıktan daha fazla rahatsız edebileceği idi. Çok fazla deneme yapmadan, otomatik netlemenin başarısını buna bağlamak istemesem de, kullanımda gördüm ki, bu ışık

Tarih: 9 Ağustos 2006, 04:02 - İp: 88.***.**9.107
warwick
warwick (üye)
Yurtdışı / Amatör

Fipar bey iyi ki geldiniz, dediklerinize aynen katiliyorum hakkaten cok guzel bi topluluk bu a100 toplulugu.

Fikirleriniz ve begeniniz icin tesekkur ederim.

3 Hakan olmasi ilginc oldu valla

Bu arada fotograflariniz cok guzel ama anladigim kadariyla ve dediginizden de cikan hakkaten macro cok zor is. emek ve sabir istiyor.Sizin fotograflarda bisey farkettim alan derinligi cok az gozukuyor. bunu bilerek mi yapiyorsunuz yoksa macronun zorlugu bumu mecburenmi oluyor.yani dediginiz gibi bi anten net digeri degil eminim aralari 2-3mmi gecmez ama ilginc iste. Bi de merak ediyorum bazen bi macrolar goruorum resmen parliyor renkler keskinlik resmen uc boyutlu gibi. nasi oluyor bu lens ve makinalarin isimi yoksa fotografcinin isimi yada photoshopmu.

 

Tarih: 26 Haziran 2007, 16:06 - İp: 137.***.**8.39
buffalo
buffalo (üye)
Ankara / Amatör

nasi oluyor bu lens ve makinalarin isimi yoksa fotografcinin isimi yada photoshopmu.

hepsinin bir kombinasyonu desek daha doğru


makro çekmek müthiş zevkli, ama olağanüstü makroların maliyeti birazcık yüksek. olağanüstünden kastım, internette görürüz, insanı büyüler. Ring flaş kullanıyorlar, objektifin çevresinde bir halka oluşturuyor bu flaş. bizim kullandığımız flaşlar esasında makro için çok da elverişli değil, kabak flaş diye tabir edilen bir flaş.
ring flşaın yan etkisi hemen hemen yok, zaten yalnızca makro fotoğraf için tasarlanmış şeyler.

bizi biraz aşıyor, çünkü pahalılar.
ama flaşın ışığını yumuşatan ucuz ve çok faydalı düzenekler de var. ben bir sitede görmüştüm, adam yarım litrelik pet şişeyi almış, üstünü aleminyum folyo ile sarmalamış ve şişenin ucunu flaşa geçirmiş. bu şekilde esnek bir flaş da elde etmiş oluyor. konuya göre şişeyi sağa-sola ya da ortaya alabiliyor. maliyeti sıfır ama faydası olduğu yüklediği fotoğraflarla kanıtlıyordu.

fotoğraflarınız güzeldir eminim, ne var ki işyerindeki serverdan olsa gerek resim upload sitelerini göremiyorum, akşam evde bakarız artık...

 

Tarih: 26 Haziran 2007, 16:17 - İp: 81.***.**7.49
fipar
fipar (üye)
Afyonkarahisar / Meraklı

warwick, akşam saatlerinde çektiğim fotoğraflar da çoğunlukla 2.8 diyafram kullandım.
Ama F:8 de bile macro modunda alan derinliği oldukça az.
O yüzden nesneye çok yaklaşmadan çekilirse alan derinliği artıyor, ama bu kez de nesne küçük çıkıyor.

 

Tarih: 26 Haziran 2007, 16:20 - İp: 85.***.**1.109
warwick
warwick (üye)
Yurtdışı / Amatör

 

Tarih: 26 Haziran 2007, 16:26 - İp: 137.***.**8.39
warwick
warwick (üye)
Yurtdışı / Amatör

Buffalo fipar cok sagolun. Macro objectif yakinda alicam isallah ozman eminim bu soyledikleriniz faydali olcak. Simdilik close up filtrelerle biseyler cekmeye ugrasiyorum ama ben pek isinamadim acikcasi.

 

Tarih: 26 Haziran 2007, 16:43 - İp: 137.***.**8.39
merhaz
merhaz (üye)
Şırnak / Amatör

yarın yükleyeceğim bu güzelliği ilk sony kullanıcıları görsün

 

Tarih: 26 Haziran 2007, 21:01 - İp: 85.***.**4.203
buffalo
buffalo (üye)
Ankara / Amatör

Süheyl ne yaptın sen yine Alan derinliğini nasıl yok ettin Her yanı çok net bunun... Süper

 

Tarih: 26 Haziran 2007, 21:15 - İp: 88.***.**2.0
merhaz
merhaz (üye)
Şırnak / Amatör

hakan makro çekimler fotografçılıkta en zor çekimlerdir.çok fazla emek ve deneme yanılma çekimleri gerektirir.bu fotografı yarın netfotograf sitesi başta olmak üzere bir kaç fotograf sitesinde yayınlayacam,sony kullanıcılarının öncelikli olduğunu düşündüm ve ilk sizler ile paylaşayım dedim.

#merhaz' tarafından 26.06.2007 21:20:59 tarihinde düzenlendi.

 

Tarih: 26 Haziran 2007, 21:19 - İp: 85.***.**4.203
buffalo
buffalo (üye)
Ankara / Amatör

Photoshopta siyah beyaz yapınca böyle anormal kasvetli bir şey oldu nedense...

 

Tarih: 27 Haziran 2007, 01:09 - İp: 88.***.**2.0
nemru_t
nemru_t (üye)
Ankara / Meraklı

hakan kasvet filan anlama süper olmuş
ben cok begendim.

 

Tarih: 27 Haziran 2007, 01:16 - İp: 85.***.**2.103