Ne Çekiyosun Kardeşim

dadanagast ya cidden 350d şiddet için çok uygun bir makına değil hazır hassalblad e merak sarmışken sen bir h2d falan al da ceko nun tabiri ile kodunu oturt.Ya düşündüm de şimdiden adama acıdım.

yapmayin yahu.. fotograf mi cekiyoruz kavga mi ediyoruz?
..
kamerayi harap etmeye gerek yok, bendeki 70-200 zoom'u yiyen kafasina herhalde dunyaya zoom yaparak bakmaya baslar..

sevgili ceko, senden baska herkesin oyuncak fotografi falan cektigini dusunuyorsan yaniliyorsun. bir cogumuz zor sartlarda fotograf cekiyoruz. sicak bir goz temasida bir izindir. hirlinin hirsizin fotografini cekmekle kendini polis yerine koyamazsin. hirsizsa onu yakalamak polisin isi, cezasini vermekse mahkemenin isi. basin mensubu olunca hersey mubahtır yaklasimi cok yanlis. ( eski bir mensubu olarak rahatlıkla bunu soyleyebiliyorum ) bende dayak yedim, altiay evime gidemedim korkumdan. benden sebep birilerine zarar verirler diye. ama o gorutuyu genede cektim. ama bunu fotografci olunamaza getiremezsin. hirsizda olsa arsizda olsa buna karar vermek ne senin nede benim nede baska bir fotografcinin verecegi bir karar degil. boyle olsa hukuka gerek olmaz. ve biz hukuk devletinde yasiyoruz. hirsizinda arsizinda bir kisilik hakki vardir. tipki hepimizin oldugu gibi. hickimse masum degildir. bunun disinda kalan fotograflarda gene izin almak gerekmekte oldugunu soyluyorum.
hazineye ait bos bir arazida bile profesyonel anlamda goruntu olınacak olunsa bile o ilin valiliginden fotograf cekmek icin izin alinmasi gerekir. prosedur boyle. cicektendemi izin alacagiz diyen arkasima duyrulur. ibrahim zaman gibi fotografcilarda boyle yapiyor haberin olsun. gerekli makamlardan ozel izin aliyorlar.

Eski bir basın mensubu olarak bu konuda en çok sıkıntı çeken sen olmalıyken niye böyle saçma bir anlayışı benimsiyorsun anlayamadım. bu ülkede hergün onlarca fotoğrafçı ve ameraman dayak yiyor, hırpalanıyor bazende öldürülüyor. Niye peki biliyormusun. Özel yaşamlarına müdahele edildiğini zanneden adamlar ve bu anlayışı onlara benimseten zihniyet yüzünden.

Herkesin özel hayatı vardır ve saygı gösterilmelidir kesinlikle. Ama haberciliğin ne anlamı kaldı o zaman. Bu memlekette izin alarak fotoğraf çekmeye kalksan çekebileceğin tek şey nedir biliyormusun? Mahallendeki sokak lambası.

Benim görüşümü soracak olursan; ben gördüğüm herşeyi çekerim ve asla izin almam. Bu konuda sana bir kaç örnek verim belki biliyorsundur. Dünyaca ünlü haber fotoğrafçısı ve MagnumPhotosun kurucularından Robert Capa vietnam savaşında çektiği gizli fotoğraflarla Savaşın aslında hiçte Amerikanın kamuoyuna duyurduğu gibi sürmediğini göstermişti. Bir tanede bizim değerli Türk fotoğrafçılarından örnek verim istersen. Amerika ırak'ı işgal ettiğinin 1. yılında girdiği bir çatışma sırasında 3-5 Askerini herzamanki gibi kaybetmiş ama dünyanın bundan haberi olmamıştı, ta ki Associated Press'in (AP) Irak'ta olan Türk fotoğrafçısı Murad Sezer'in gizlice, canı pahasına çektiği fotoğraf ajanslara düşene kadar. Bu fotoğraftan sonra Irakta'da aslında herşeyin lanse edildiği gibi iyi gitmediği anlaşıldı ve fotoğraf 2004 yılında Pulitzer ödülü aldı.
Tabi Tancb, sen sıcacık evinde saygı ve özel yaşama müdahale ile ilgili ahkam keserken dünyanın bir çok bölgesinde ve özellikle Türkiye'de basın çalışanları dayak yemeye, hırpalanmaya devam etsin. İyiki de bırakmışsın bu mesleği.

biraz öyle
Ben amatör sayılırım yabancıları çekerken hiç sörun olmuyor gayet açıklar çok şirin modellerde oluyor ama aynı şeyi bizimkile riçin söylemek güç ama ben yanında erkek arkadaşı olan kızları çekmiyorum genelde ilginç estantaneler ve soluk karaler dediğim biraz iç burkan manzaralar.
Tarih açısından zengin bir yer olduğu için tarihi eserleri çok çekiyorum
Müzelerde neden flash kullanmak yasak bunu bilen var mı

eminim hicbir hirli, hirsiz fotograflarinin cekilmesini istemeyecektir.. o halde haber fotografciligi olmamali...
..
ayrica bir cicegin fotografini cekmek icin valilikten izin alinmasi gerektigini dusunmek bence biraz abes.. dusunsenize, bir ay boyunca valilikten iznin cikmasini bekleyeceksiniz.. alti ustu bir cicek..
.........

valla bishaunen, yabancilari cekmek cok daha zor aslinda.. ama bir antalyada degil, kendi ulkelerindeyken.. turist olduklari yerde kuzu gibi oluyorlar, ama ulkelerine geri donduklerinde aslan parcasi kesiliyorlar..
bu arada yaninda erkek arkadasi olan kizlarin cekilmesinden kimse hoslanmaz dogrusu.. ama cekilen kizcagiz unluyse birsey diyemezler tabii..
ama o zaman da mecmualara kapak olmayalim diye kaciyorlar..
..
"Müzelerde neden flash kullanmak yasak bunu bilen var m"
valla oyle birsey oldugunu ilk senden duydum.. burada istedigin gibi flash kullanabilirsin.. ben klisede papaz konusurken bile flash patalttim da cit cikaran olmadi..
belki de turkiyedeki muzelerdeki eserler, flash'in isigindan rahatsiz oluyorlardir..

Müzelerde flaş kullanılmamasının benim bildiğim iki sebebi var. birincisi Gerçekten flaş ışığı tarihi eserlere zarar verebiliyor. İkincisi ise siz flaşa izin verirseniz, adam getirir paraflaşları, softboxları hababam profesyonel çekim yapar. birde gezen insanlar açısından oldukça rahatsız edici bir durum. düşünsenize müze geziyorsunuz herkesin elinde en dandiğinden bir dijital çat çut flaş patlatıyorlar. Kiliselerde bırak flaşlı çekimi flaşsız bile çektirmiyorlar dadanagast hemde kendi ülkemizde. Ama onlar bizlerin camisine gelip izin almadan fotoğraf çekmeyi bırak sinema filmi bile çekiyorlar. onun için neyin iznini kimden alıyorsun. Valla hiç affetmem çekerim ben kardeşim

sevgili ceko. elbetteki hepimiz bahsettigin konular hakkında aynı duyarlılığı taşıyoruz. her mesleğin kendine göre kutsallığı var. itirazımız uslubuna ve ettigin lafın büyüklüğüne. "DAYAK YEMEYEN FOTOĞRAFÇIYA FOTOĞRAFÇI DENMEZ." birdaha düşün sencede böyle bir sınıflandırma olabilirmi? bunu gençlik heyaçanına ve mesleğine olan aşka veriyorum. bu gün trajı en büyük gazetenin manşetinden tugçe kazaz, gamze özçelik yer buluyor ise bu sende benim gibi çok iyi biliyorsunki "ben gazeteciyim istedigimi fotograflarım basın hürriyeti var." demeyi en yoz hali ile kullanarak, yoz bir anlayışın hakim olmasıyla meydana geldi. son dönemde saldırılan gazeteci profili magazinci gazetecilerin profili oldu. hemen hafızana bir sınama çek bakalım en son tv. kanallarında hangi gazeteciye saldırı haberi gelecek gözünün önüne. ne yazıkki durum bu mihvalde.
ayrı bir konu: benim evinde sıcacık yaşamını sürdüren biri oldugum kanısına nasıl vardın anlamış degilim. ben seni tanımam sende beni. keşke ne iş yaptıgımı sorsaydında sonra bu hükme varsaydın. yılda en az 30 - 40 gününü ilkel şartlarda geçiren bir adamım. çadırda falan yaşıyorum. hiç görmüyorsam 10 ölü 15,20 agır yaralı insan görüyorum. bulduğum ve gördügüm ölü ve yaralılar genelde tek parçada olmuyorlar malesef. ben bu şartlarda bu insanların belge olması için fotograf ve video kayıtlarını alıyorum. bu fotograflar çok dramatik, dehşet uyandırıcı görüntüler sunuyor. bunları yayınlamıyorum. eminimki hiç birinin rızası olmazdı. sende iyi biliyorsunki birde bu insanların o an için travma geçiren yakınları orada oluyor. ve ben işimi yaparken reflekslerinin ne oldugunu tahmin etmekte zorluk çekmiyorsundur. ama bunların hiçbiri beni iyi fotografçı veya kameraman yapmıyor doğrusu. ben çekerim kardeşim bu benim en doğal ve yasal hakkım deme cesaretini açıkça gösteremiyorum senin gibi.
izn alma konusunda bir daha söylüyorum profesyonel amaçla ( bu tabir önemli.) çekim yapılırken rıza veya izin alma zorunluluğu var. yayımlar, sergilersen ve bu çekimden para kazanırsan bu izin işi gereklidir. senin bilmen lazım görevli memurun insiyatif kullanmaması halinde hava alanında filmlerini x-ray cihazından geçirmeden karşıya geçirmen için ne yapman lazım geldiğini. bu işin prosüdürü valilikten izin belgesi almak. ya memur prosüdürü uygularsa ne olacak onada "ben gazeteciyim bu makinadan film makaralarımı geçirtmem kardeşim" mi diyeceksin.
yaptığın işten para kazanan biri olarak neyi yapman gerek neyi yapmaman gerek en azından bunu bilmelisin. saçma veya değil.
derdim laf yetiştirmek falan değil. daha duyarlı daha sağlıklı işler yapabilmek. hepimiz kazanımlarımızı burda paylaşıyoruz. ben çok şeyler öğreniyorum. ama sadece teknik manada bilgilenmek olmamalı gayemiz. kimseye ben süperim'i kanıtlamak zorundada olmamalıyız.
lütfen "DAYAK YEMEYEN FOTOĞRAFÇIYA FOTOĞRAFÇI DENMEZ." bunu birdaha düşün.

Sevgili Tancb ben zaten bu başlığı açarken espri olsun diye açmıştım. tabiki böyle bir yaklaşım olamaz. Bir yanlış anlaşılma olmuş zannedersem. Cevapları okursan biraz eğlenceli bir konu olduğunu görebilirsin. Bunun dışında eğer bu işi haer amacı dışında yayınlayacaksan ve önemli bir yerse izin alınabilir. Ama ben yine tekrar ediyorum kimseden izin almam. Onlar çekilmez kardeşim diyene kadar ben zaten 20-30 kare çekmiş oluyorum. İşin içinde haber değeri taşıyan unsurlar varsa yayınlarım, ya da kendim için çekmişsem yayınlamam arşivime atarım. Yayınladığın takdirde bazı yasal sorumlulukların altına kalabilirsin, ama biliyorsunki bu durum asla fotoğrafçıyı bağlamaz yayınlanan yeri ve o yayının sorumlu müdürünü hatta matbaayı bağlar. İnternette yayınlama konusunda da oldukça özgürsün, istediğin şeyi istediğin şekilde yayınlayabilirsin. Bu işi etik dışı yapanlar var tabiki. İnsanların namahrem görüntülerini çekip yayınlamak meslek etiğine asla uymamakta. Ama bizim burada tartıştığımız konu bu davranışların ötesinde şeyler.

dadanagast gerçekten böyle bir kural var. Side müzesinde gördüm en son. Geçen yıl böyle birşey yoktu bu yıl koymuşlar. Ama yinede kullanan var. Tarihi eserlere zarar verdiği doğru ama ben uyarının olduğu yerde bu tür zarar görmeyecek eserlerin olduğunu biliyorum.
Sanırım arkadaşın dediği gibi abartıyı önlemek için.

Turistler konusuna gelince bilmiyorum çok rahat gibi görünüyorlar