Amatör Ve Prof. Fotoğrafçılığa Dair...

Fotoğrafta sıkça kullanılan ve entellektüellik kaygıyla yanlış kullanıldığını düşündüğüm genel kategori olarak sınıflandırılan “amatör fotoğrafçı”, “profesyonel fotoğrafçı” terimlerini doğru anlamak gerekir. Alanımız olduğu için Fotoğrafçılığı aldık ama bilirsiniz ki bu bütün dalları kapsayan bi sınıflandırma aslında.

Amatör:

Latince “seven kimse” kelimesinden türemiştir. Sözlük anlamı ise; bir şeye hevesi olan ve onu hararetle arayan kimsedir. Sade zevki için ve bilerek bir sanat veya bir ilim ile uğraşan kimse. Mesleği olmamakla birlikte, kendini güzel sanatlara veren, yetkili olmayan, iş olarak yapmayan ama heveskar kişiler gibi anlamlarda olan bu terim toplumun genelinde küçümseyici bir tavırla kullanılıyor. Halbuki; Sanat her daim amatör bir ruhla hayat bulmuştur. İnsanların özgün sanat eserleri çıkarabilmesi için, bazı baskılardan arınması ve parasal kaygılar içermeyen bir ruh ve fikriyatla üretimde bulunmaları gerekir. 18.yy.da da tıpkı günümüzdeki gibi amatörlerin çoğaldığı bir dönem yaşandı. Hatta, Fransa Krallık ve resim akademisinde “Amatörler Sınıfı” oluşturulmuştu. Sanatıyla en çok öne çıkan sanatçılarda burada türedi.

Profesyonel:

Genel olarak, “yaptığı işi meslek haline getirmiş, mesleğini randımanlı yapmasını sağlayacak temel kuralları öğrenmiş ve bu işten gelir elde eden kişi” olarak tanımlanır. Ancak profesyonellerin en önemli noktalarından biri; “duygularını davranışlarına yansıtmaya engel olabilen, ruh hali ne olursa olsun işini düzgün şekilde yapabilen kişi” olarak da tanımlanır.

Tanımlamalardan sonra dikkatinizi çekmek istediğim noktayı sanıyorum ki sizler de fark etmişsinizdir. Bu kelimelerin yanlış kullanımı o kadar yaygındır ki, “Profesyonel Sanatçıyım” gibi bana göre anlamsız ifadeler yaygın olarak kullanılır hale gelmiştir. Profesyonel Sanatçı nedir ki? Duygularını işe karıştırmadan bir sanat eseri üretilebilir mi? Ya da, “Amatör sanatçı” diye bir tabir nasıl kullanılabilir? Zaten Duygularla yapılan çalışmalar değil midir sanat eserleri?
İş edinmediği ve karşılığında ücret almadığı halde yıllarını fotoğrafa adamış nice güzide ustalar vardır ki, halen çalışmalarını aynı ruh ve sevgi ile devam ettirirler. Yüksek tecrübe ve bilgileri sayesinde o kişiye insanlar “Profesyonel” etiketini yakıştırırlar. Ancak o kişinin etiketi “Amatör”dür ve bu kelimeyi tam ve yüksek manasıyla taşırlar.
Birinin diğerine üstünlüğü ancak beceridedir, etikette ya da statüde değil...
Sonuç olarak yanılgı, amatörlüğü ve profesyonelliği birbirinin altı/üstü olarak görülmesinden kaynaklanmaktadır. İyi bir amatör profesyonelden çok daha iyi fotoğraf çekebilir. Profesyonel, Amatörün üstü, amiri, daha iyisi demek değildir yada amatör sanıldığı gibi işin acemisi manasında asla değildir.

Uzun yıllardır geçimimi bu meslekten kazanan biri olarak, yani bir profesyonel olarak bu konudaki şahsi kanaatim; İyi bir amatör olmayı, muhteşem bir profesyonel olmaya tercih ederim. Bir Erdal Kınacı gibi, doktorlukla hayatını kazanıp, fotoğrafı, hissiyat ve sevgi ile yapabilmenin üstünlüğünü, mertebesini nasıl bir mantık profesyonellikten aşağıda görebilir ki? Dünyanın en büyük sanatçıları her zaman Amatörlerden çıkmadılar mı zaten? Aristo, Michelangelo ya da Picasso bu etiketlerle mi başarılı oldular dersiniz?

Mustafa KemaL DOLAŞIR - Fotoğrafçı & Yönetmen -

#m.levent' tarafından 29.04.2014 17:58:24 tarihinde düzenlendi.