Yeni İddia:soykırımı Kürtler Yapmış

Ermenilerin yaptığı soykırım ve vahşete ilişkin şu anda kitaplığımda en az 10 tane kitap vardır. Bunu biz biliyoruz da batılılar bilmiyor mu ? Bu sorunun gündeme getirilmesi ve dayatılması tamamen Türkiye'nin zayıf tutumundan kaynaklanıyor. Güçlü olmak demek kabadayılık veya kasımpaşa ağzıyla konuşmak demek değil.

Bence TÜrkiye sadece kendi kaynaklarına güvenerek ve dış güçlerden tamamen bağımsız bir kalkınma stratejisini benimsemek zorunda. Küreselleşmenin empoze ettiği kalkınma ve insanımızın zihnini esir alan kültür politikalarını kesin bir dille reddetmelidir.

Batının yapmak istediği şey, bütün yönlerden saldırarak TÜrkiye yi dize getirmek ve direncini kırmaktır. Güçlü olmak bağımsız olmak demektir, biz tam bağımsız olur ekonomiyi ve politikamızı tamamen ulusal çıkarlarımız doğrultusunda belirlersek bu safsatalar ancak o zaman son bulacaktır. Yoksa ermeni soykırımının palavra olduğunu bizim kadar batılı devletler de biliyor.

BAtının bu özgürlük ve demokrasi vaadiyle ülkeleri bölüp neredeyse her aşirete bir devlet kurdurma politikası da yeni değildir. Halide Edip'in de benimsediği wilson prensipleri de bundan farklı birşey değildi. Maalesef tarihi iyi bilmeyenler için tarih tekerrür etmeye devam ediyor.

Batı ikiyüzlüdür, batıdan demokrasi gelmez. Türk Milletine ve atalarına küfür edilmesinin serbest olması için seferber olanlar, kendi ülkelerinde bilim adamlarının ağzına kilit vururcasına soykırımı tartışmayı bile yasaklamışlardır. Türk Tarih Kurumu başkanımız hakkında tututklama kararı çıkartılmıştır. Batı nın demokrasisi işte bu kadardır, kendi milletine küfür edersen baştacı edilir nobele aday gösterilirsin, ama bir bilimadamı olarak tarihsel gerçekleri dile getirirsen vay haline.

Birleşmiş Milletlere ( o zamanki adı Milletler Cemiyeti) girme düşüncesi Atatürk'e getirildiğinde Atatürk'ün cevabı " biz müracaat etmeyiz, eğer onlar teklif ederlerse ve şartlarımıza uygunsa düşünürüz" demiştir ve tarihinde ilk kez bir devlet kendisi başvurmadığı halde Birleşmiş Milletler kendisine üye olması daveti götürmüştür. Bugün sevr i kabul etme pahasına AB kapısında üyelik dilenen politikacıların kulağına küpe olsun.

Atatürk'ün dediği gibi bu ülke kahramanı da haini de bol bir ülkedir.

#okyanus' tarafyndan 02.10.2006 19:56:35 tarihinde düzenlendi.

Bu iddiada doğruluk payı var. Geçen gün kars tarafından birinden duydum.Dedesinin kendisine anlattığı olaylarda ne kadar ermeni öldürdüğünü övünerek anlattığından bahsetti. Dedesi çeteci imiş o zamanlar.

Aranıza yeni katılıyorum,herkese hayırlı akşamlar,

''Türkiye'nin Kürdistanlaştırılması amacını deşifre eden önemli açıklamalardan biri, öldürülen ünlü Kürtçü gazeteci Musa Anter'e aittir. "İstanbul, en büyük Kürt kentidir.", " Türkiye'nin bölünmesini isteyip İstanbul'dan, Ankara'dan, İzmir'den vazgeçecek kadar akılsız değiliz. " diyen Musa Anter, çok yalın biçimde ve aynı zamanda büyük bir cesaretle Kürtlerin gönlünde yatan aslanı söylemiştir.''

Bu satırlar Sn.ARIKTEKIN'in vermiş olduğu

http://ariktekin.blogspot.com/2006/10/krtler-trkiyeyi-blmyor-istila-ediyor.html

bu linkten alınmıştır,belki bilmeyenler olabilir hatırlatmış olayım,MUSA ANTER,son günlerin gündem adamı Cüneyt ZAPSU'nun öz halasının kocasıdır.

''Su uyur düşman uyumaz''

1. dünya savasında doguda ki ordu ne kürttü ne türktü tüm osamnlıdan olusan bi ordu vardi her eyeletten geln dogudaki orduda oydu.

tatar bey verdigin linki daha öncesinden okumustum teşekkürler.

ermeni soykırımındaki kaynakca-kanıt olarak gösterilen rapor-mektup-görgü tanıklarının bir cogu 2.-3. kişiler tarafından hatta bazende daha fazla kişinin aktarımıyla hazırklanmıştır.o dönemde osmanlı devletinin içinde bulunan misyonerlik(hastane işlevi altında aynı zamanda hiristiyanlıgıda yayıyorlardı)lerin bir cogu batıya nazaran günümüzdede oldugu gibi daha fazla ihmal edilmiş bölegeler olan dogu-güneydogu anadolu bölgesinde çalışıyorlardı.diasporanın kanıtlarının cogu budaki görevlilerin yazmış oldugu ki onlarında genel itibari ile kulakdan duydugu bilgilerin ısıgındaki raporlardı ve dogrulukları tartışmaya acıktır.
bazı gurupların(komite-çete)yaptıklarından dolayı sehir-bölge degil tüm anadoludan insanları sürgüne çıkarmakda pekde masum bir olgu degildir kendi kanaatimce.işde o noktada soykırımın tanımı ortaya cıkıyor;bir halkı,bir toplumu etnik kimligi,dini,dili nedniyle sistematik olarak katletme!!!!!
osmanlının orda yaptıgı olay bu tanımdaki en can alıcı olan sistematik katliam degil etkiye tepki göstermesidir.burdaki nüas ince ama bir okadarda hayatidir.
hiç bir ülkenin-halkın geçmişi okadarda temiz degildir.zaman bazı seylerin ilacıdır.ölede olmuştur.ama asıl rahatsız edici olan sey avrupanın aslında ermeni soykırımına gercekden inanması degil onu siyasi bir dikte olarak kullanmasıdır.bu aşşasgılık durum mide bulandırmakdan öteye gitmiyor.şayet bu kadar önemli ise onlar için dünya halkları 2.dünya savasından sonra bile yapılan avrupa menşeli katliamlar onlara kapak olacaktır.

konu ermeni soykırımında kürtlerden,kürt türk ilişkisine kadar geldi.bu noktada olaya üremenin ülkeyi elegecirme politikası oldugunu düşünmenin abestle iştigal oldugunu sölemek isterim.kürtler var olduklarından beri yaşam alanları pek fazla degişmemiş bir toplumdur.belli dönemlerde devletler kurmus belli dönemlerde ise baska devletlerin egemneligi altında çok fazla dejenere olmadan yaşamışlar ve halada etnik kültürlerini korumayı büyük oranda basarmıslar.örnegin ben içanadolu kürdüyüm ve köyümüz ankaraya 120km olmasına ragmen köyde hala kürtce konusulur!!!
bu ülke kurtuluş savasını hep beraber kazandı hep beraber zorluklara gögüs gerdi peki şuan neden kutuplaşmalar oluyor?

devlet doguyu ciddi anlamda ihaml ediyor ve ülkeyi direkt olarak bölmüş durumda...kimse bana ülke arasındaki gelir durumu-okuma,egitim durumu-sanayileşme-saglık ve benzeri kamu hizmetlerinde eşitlik veya yakın denge oldugunu sölemesin.issiz kahvehane köşelerinde oturan insanları iki süslü laf ile idoolojilerin arkasından sürüklemek kolaydır.zatende yıllardan beri olanda budur.devletin yapması gereken birkaç sey var ;
1.öncelikli olarak memuriyetdeki dogu görevi için verilen ek maaş farkı kaldırılacak.
2.ciddi sanayi yatırımları yapacak
3.egitim ve saglık konusunda reformlar yapacak.
insanları cahaletden ve yoklukdan kurtaracak aksi takdirde hiç bir zaman sular durulmaz.benim birçok ilk agızdan farklı görev kademesinden insanlardan duyudugum birşey var doguda terör maaş kıdemi oldugu sürece bitmez diye.eminimki bircok kişide duymuş ve neden böle düşünüldügünüde farketmiştir.bu evlilik ve 4kadınla üreme konusundada arkadaşlar biraz daha gercekci bakın dogudaki cahalette ve arap kültüründen etkilenme(kürtlerin genel olarak dini inanışları kuvvetlidir)evlilikte 4e kadar cıkmalarına neden oluyor.çocukda malum prezarvatif kullanma(bir cok köylü hayatında görmemiştir)diye bir olay olmadıgından pek fazla hanım boş kalmaz.


neyse bunlar oldukca hassas dengeler üzerindeki konular.ama benim ciddi endişem şudur.türkiyede ciddi olarak yükselen milliyetcilik akımıdır.vatanı milleti sevmeden bahsetmiyorum bunda.halklar arasındaki keskinleşmeye baslayan kutuplaşmadan bahsediyorum.arkadaslar dünyaya bir bakın devletler ve onlara karşı gelen örgütler zamanın birinde barısır bir sekilde anlaşır.siyasi platforma döner mucadeleleri.türkiyedede bu böle olacak ama devletin yanlış politikalrından dolayı halklar aras