Ex Müslüman Kadın İslamı Anlatıyor

Eskiden müslüman olan bir kadının islam hakkında anlattıkları...sizin için tercüme ettim...ama yorum yapmayacağım..sadece izlemenizi istiyorum

http://www.youtube.com/watch?v=2wPglHZQf-0

Eski Müslüman bayan:
Dünyada tanık olduğumuz savaşlar
Dinler savaşı değildir
Veya medeniyetler savaşı değildir
Bu iki karşıt arasındaki, iki devir arasındaki savaştır
Bu orta çağa ait bir mentalite ile
21. yüzyıla ait başka bir mentalite arasındaki savaştır
Bu medeniyet ve geri kalmışlık arasındaki savaştır
Medeni ve ilkel arasındaki savaştır
Barbarlık ve rasyonellik arasındaki savaştır
Özgürlük ve baskı (zulüm) arasındaki savaştır
Demokrasi ve diktatörlük arasındaki savaştır
Bir yandan İnsan hakları diğer yandan bu hakların ihlali arasındaki savaştır
Kadına hayvan gibi davrananlarla onlara insani varlık gibi davrananlar arasındaki savaştır
Bugün gördüğümüz medeniyetler savaşı değildir
Medeniyetler savaşmaz ama rekabet eder(yarışır)
Haber Spikeri: Sözlerinizden şunu anlıyorum ki bugün olan şey
Batı kültürü ile Müslümanların gerikalmışlığı ve cehaleti arasındaki bir savaş mıdır?
Eski Müslüman bayan: Evet demek istediğim bu
Haber Spikeri: medeniyetler savaşı düşüncesine kim bir çare bulabildi? Samuel Huntington değimliydi? Bu Bin Laden değildi. Eğer karşı gelmezseniz ben bu meseleyi tartışmak istiyorum.

Eski Müslüman bayan: Müslümanlar bu ifadeyi(dışavurum) kullanmaya başlayanlardır, Müslümanlar medeniyetler savaşına başlayanlardır. İslamın Peygamberi demiştir ki: “Allaha ve onun rasulune inanana kadar insanlarla savaşmayı emrediyorum.”
Müslümanlar insanları -Müslümanlar ve Müslüman olmayanlar- şeklinde ikiye ayırdıklarında ve diğerleriyle kendi inandıklarına inanana kadar savaşmaya çağırdıklarında, bu çatışmaya başladılar ve bu savaş başladı. Bu savaşı durdurmak için, takfir ve aldırmazlığa çağrılarla dolu islamik kitaplarını ve tefsirlerini yeniden incelemeleri gerekir.

İş arkadaşım diğer insanların inançlarının ona hiç itici gelmediğini söylerdi. Dünya yüzündeki hangi medeniyet ona diğer insanların kendiler için seçmediği isimlerle onlara seslenmesine izin verir. Bir defa o onlara Ahl Al-Dhimma (zımma)diyor , başka bir zaman “kitabın insanları” diyor. Diğer bir zaman da onları maymun ve domuzlara benzetiyor. Ya da Hristiyanlara “Allah’ın gazabına uğrayanlar” diyor.

Onların “kitabın insanları” olduğunu söyleyenler, onlar “kitabın insanları değildirler, bir çok kitabın insanıdırlar. Bugün sahip olduğumuz faydalı bilim kitaplarının hepsi onların, onların özgür ve yaratıcı düşüncelerinin ürünüdür. Onlara “Allah’ın gazabına uğrayanlar” ve “yolunu şaşıranlar” deme hakkını size kim veriyor? ve sonra da buraya gel ve dininin sana diğerlerinin inançlarını incitmekten(aykırı davranmaktan) sakınmanı emrettiğini söyle?

Ben bir hristiyan, bir Müslüman ya da bir Yahudi değilim, ben laik bir insanım, doğaüstülüğe inanmıyorum. Ama diğerlerinin buna inanma hakkına saygı duyuyorum.

Arap Hoca: siz bir heretik (kabul olunmuş doktrinlere karşı olan kimse) misiniz?

Eski Müslüman bayan: Ne isterseniz diyebilirsiniz. Ben doğaüstülüğe inanmayan laik bir insanım.

Arap Hoca: İslama, peygambere ve Kurana küfrettikten sonra eğer heretikseniz sizi azarlamanın (kızmanın) hiçbir anlamı yok.

Eski Müslüman bayan: bunlar sizi ilgilendirmeyen kişisel meselelerdir.

Kardeşim, onu bana fırlatmadığın sürece taşa inanabilirsin.
İstediğine ibadet etmekte özgürsün. Ama Mesihin tanrı, meryemin oğlu olduğuna veya şeytanın tanrı, meryemin oğlu olduğuna inansalar da diğerlerinin inançları seni ilgilendirmez. Herkesin kendi inancı olsun!

Yahudiler (imha) trajedisinden gelmişlerdir ve dünyayı kendilerine saygı duymaya mecbur ettiler; Bilgileriyle terörle değil, işleriyle ağlama ve bağırmalarla değil.

İnsanlık bir çok buluşu ve bilimi 19 ve 20. yüzyılın Yahudi bilim adamlarına borçludur.