thalassa
thalassa (üye)
İstanbul / Amatör

Fotoğraf Ve Sanat

Fotoğrafın sanat olma kimliği, fotoğrafçısının sanatçı olma gerekliliğini taşıması, herkes tarafından bilinir.Sanatçı olmanın yolu da üretimlerinin sanat olması ve ispat edilmesi gerekliliği taşıdığına göre, fotoğraf sanatçısı nasıl biri olmalıdır ki, üretimi sanat olarak kabul görebilsin?Yani kısaca tavuk ve yumurta sorunu.Ama bir gerçek gözardı edilemiz ki; her güzel fotoğraf pozlayan vatandaş , fotoğraf sanatçısı olamaz.Sizlerin bu konudaki düşüncesi nedir?Nasıl oluyor da önüne gelen ben fotoğraf sanatçısıyım diyebiliyor?Sanat nedir sizce?

Polemik için değil , gerçekten bu konuda çekincesi olan, düşünen bireylerin fikirlerini merak etmekteyim..


#thalassa' tarafından 29.09.2005 22:22:18 tarihinde düzenlendi.

Tarih: 29 Eylül 2005, 20:36 - İp: yok
bene
bene (üye)
Ankara / Amatör

sanat bir kendini ifade biçimidir. bir sanat eseri ek açıklamaya gerek kalmadan birşeyleri anlatabilmelidir.
fotograf da bir sanat biçimidir yani arkasında bir düşünce bir çalışma olmalıdır. kendi içerisinde, beraberinde geldiği düşünceleri açıklayacak öğeleri içermelidir. nasıl bir yazar önce bir konu bulup sonra sözleri seçiyorsa bir fotografçı da fotografının içeriğini öyle seçer.
ben fotografçı değilim ama benim fotograf sanatından anladığım içeriği -ışık renk çizgiler vs..- özenle seçilmiş bir anın fotograf kağıdına hapsedilmesidir.

 

Tarih: 29 Eylül 2005, 21:46 - İp: yok
dadanagast
dadanagast (muhtar)
Yurtdışı / Amatör

selamlar..
bence, "ben sanatciyim" diyebilen insanlar sanatcidir..
aslinda ilginc bir yaklasim oldugunun farkindayim.. ama 40 yildir fotograf ceken birine sorsaniz; "ben kim sanatcilik kim, iste ugrasiyoruz" gibilerinden cevap verir..
bu ayni tiyatroda, "tiyatro adami" olabilmek gibi..(eskiden tiyatro ile ugrasirdim..) bu iste hayli yol katetmis olan insanlar da nedense kendilerini "tiyatro adami" olarak gormezler..
varmak istedigim nokta su.. bu yukaridaki insan tipi, aslinda kendisini tabii ki sanatci olarak gorur, ama disari vurmaktan kacinir.. bir digeri de hicbir eseri bile olmadan sanatciyim diye dolanir durur..
demek ki digerlerinin o kisi hakkinda karar vermesi gerekiyor.. kisinin kendisi degil..
....
sanirim fotograf cekmekle uzun sure ugrasan biri, fotografa gonul vermis olan birisi fotograf sanatcisidir.. ama basarilidir ama degildir.. ama fotografa cok fazla zaman ayirdigindan soyleyebiliriz..
sanatci olmak demek illa da iyi olmak mi demektir bir iste?
..sanatci yaraticidir.. bir kisinin yaraticiligini herkes onaylamak zorunda degildir....
..
eger fotograf cekerken belli birseyler yaratilmaya calisiliyorsa, bence fotografi ceken sanatcidir... sanat mi? fotografini begenenlere gore sanattir o kisinin fotograflari.. ama o fotografdan anlamayana gore hicbirsey degildir..
.......
son olarak da uretimlerin ispat edilmesi gerekliligi diye birsey olamaz diye dusunuyorum thalassa.. ispat matematikte olur, sanatta degil..
.......
bence fotograf sanatcisi acikgoz olmalidir.. buldugu firsatlari iyi degerlendirebilmelidir.. insanlarla iyi gecinen biri olmalidir..
...
..............
bir tek guzel fotografla fotograf sanatcisi olunmaz tabii.. cunku zaman ayirmasi gereklidir o kisinin fotografa.. tek fotografla insanlari sasirtir belki ama gerisi gelmedikce unutulacaktir..



(su anda aklima ne geldiyse yazmaya calistim.. dusunce carpikliklari olabilir..)

 

Tarih: 30 Eylül 2005, 21:24 - İp: yok
thalassa
thalassa (üye)
İstanbul / Amatör

selamlar dostlar,
her ikinizin de açıklamalarını keyıfle okudum. İçinde aklıma yatanlarla birlikte , sorguladıklarım da oluyor.. Çünkü Fotoğraf bir kendini ifade etmek aracıdır, ben buna kişinin dışavuruu için seçtiği sanatsal faaliyet olarak görsem de , her yaratıcılık taşıyan fotoğrafın sanat ürünü olduğuna pek aklım basmıyor..Çünkü sanat sadece ifade biçimi değildir diye düşünmekteyim, sanatçının sanat ürettiğinden yola çıkar isek herhangi bir konuda uzun yıllar uğrası veren biri, sadece bu harcadığı süre/caba nedeniyle sanat üretebilecği bana biraz sanat ve sanatçının yerinin doğru yere oturtulamayacağı çekincesi taşıyorum.Fakat bu benim fikirm ve yaklaşık bir doğruya varmak adına, konun devamını getirecek başka da dostların bişiler yazacağı inancını taşıyorum..

sevgi ve saygılar

 

Tarih: 1 Ekim 2005, 00:24 - İp: yok
thalassa
thalassa (üye)
İstanbul / Amatör

Tekrar selamlar, sn dadaganastın yazdığı bir cümle beni epey düşündürdü..
SAnatçının açık göz olması durumu ..

Fakat sanatçını böyle bir özelliğe sahip olması mümkün değildir, çünkü düşünüyorum da; sanat ütopyalarına düşkün olan insanlardan genelde çıkmakta.. ütopyalarının peşinden giden insanlar genelde onların değerlerini anlayabilmeleri doyrulmuş belleğe, bilgiye ve bir çok seye daha ihitiyaçları vardır.. Aslında bir düşünür gibi yaşamaları gerekir ki besleyebilsinler kendilerini. O nedenle biraz narkisus çiçeği gibidirler.. Bu tür insanlar ise ; genelde yalnız , kendilerini aşırı seven, biraz da rahatsız yasarlar.Çünkü dünyanın onları anlamadığını düşündüklerinden yalnızdırlar.. Bir şeklde yapıtları ya çok iğneleyicidir, ya çok çarpıcı bir gerceklik içinden beyne saplanacak çivi misali üretimleri olur.Hep çağırdıkları bir yer vardır diye düşünmekteyim insanlığı..Orasının sadece acıdan, keskin gerçeklikten, mutluluk, düşünmeye davet, ve normal hayatımız da hiç düşünmediğimizi sorgulamamızı da sağlayabilir sanatçı. Mutlaka başka bir sürü başka da şeyler olmalı , ama düşünüyorum da böyle bir davetiye çıkartan birisi açık göz davranabilir mi ? Eğer davrananıyorsa sanatçı olabilir mi?
Herkesle iyi anlaşan insanın da sanat yapabileceğine pek aklım almıyor.. Herkesle iyi anlaşanları toplum kolay anlar, içinden biri olarak kabullenir, ama sanat üretimi asırı uçlardan , aşırılıklardan, yeni doğru ve yalnışlardan , kolay tanımlanamayan ama bir o kadar da anlamaya davet açan usların ürünü olabilir diye düşünmekteyim. Başka türlüsünü neden büyüteyim gözümde, ne farkı kalır sıradan insanlardan.Ve ne çok olurlardı..

bu yazdıklarımın bir kısmı çok keskin oldu ama, sanatsal faaaliyet ürünü ile sanat yapıtının ayrımına varmamız mı gerekiyor, yoksa hepsini bir kefeye koyup fazla yorulmayalım diyeceğim .Ama ozaman da adaletimin kantarı sapıtıyor.
sanırım daha açıklayı olabilecek birilerine ihtiyaç hissedilecek, kısmet olur da gecer bu mahalleden diyeyim.

sevgi ve saygılar


#thalassa' tarafyndan 01.10.2005 05:19:39 tarihinde düzenlendi.

 

Tarih: 1 Ekim 2005, 05:14 - İp: yok
dadanagast
dadanagast (muhtar)
Yurtdışı / Amatör

"Çünkü sanat sadece ifade biçimi değildir diye düşünmekteyim, sanatçının sanat ürettiğinden yola çıkar isek herhangi bir konuda uzun yıllar uğrası veren biri, sadece bu harcadığı süre/caba nedeniyle sanat üretebilecği bana biraz sanat ve sanatçının yerinin doğru yere oturtulamayacağı çekincesi taşıyorum"

sanat nedir thalassa? sanat nedir arkadaslar?

"sanatsal faaaliyet ürünü ile sanat yapıtının ayrımı..."

nedir sanatsal faaliyet urunu ve sanat yapiti thalassa?..
fotograflarin sanatsal bir icerikte olmasi konusulurken, sanatsal bir yapit mi olmalari gerekir dendi? hayir.. ama bir sanatsal faaliyetin urunu olmalilar..
..
sanatcilari, toplumun anlayamamasi; sanatcilarin, uclarda yasadiklarindan dolayi kimseyle iyi anlasamadiklarini soylediniz..
benim universitedeyken, ev arkadasim bir ressamdi.. hem de cok cok iyi bir ressam.. harley davidson'larin uzerine grafikler ciziyordu.. cok uclarda yasayan bir insandi..
ama herkesle cok iyi anlasirdi.. belki onu anlamak icin cok fazla dertlesmek, konusmak gerekir; ama anlayamamak imkansiz degildi..
..dunyada herseyde oldugu gibi sanatcinin da yapitlarini, bir acikgozlulukle pazarlamasi gerekir.. yoksa hicbirsey yapamaz kalir.. eserleri de belki oldukten sonra deger kazanir..
tabii ki acikgozlu olmak sart.. ama sanatcilarin o kadar da acikgozlu olamadiklari konusuna katiliyorum.. ama acikgozlu olmadiklari, yalniz olduklarini veya kimseyle anlasamadiklarini gostermez..

 

Tarih: 1 Ekim 2005, 18:27 - İp: yok
burkay
burkay (bilir kişi)
Ankara / Firma

Bocaccio "decameron"u kaleme aldığında "gün gelecek ve benim bu eserim "hümanizma"nın başlangıcı olarak kabul edilecektir" diye düşündü mü düşünmedi mi bilmiyorum.Ancak Sanatçı kimliğini bende tıpkı Nietzsche gibi "übermensch" olarak görüyorum.Değerleri zamanla anlaşılıyor zira hakikaten toplumun çok ilerisindeler...Ben bir fotoğraf makinesi tamircisiyim bazen müşterilerim elinde bir makine ile gelip"... arızalıydı açtım yaptım artık çalışıyor.." diyor farkında olmadan kendini benimle bir bile tutabiliyor.Ben ona" şansın yaver gitmiş ondan makine çalışmış "dediğimde ise bena megaloman gözüyle bakıyor.
Belki bir kaç fotoğrafı hakikaten güzel çekmiş olabilirsiniz içinde birçok kişiyi alıp götüren mesajlar barındırabilir o fotoğraf ancak bu başarı sizi sanatçı yapmaz.Sanatçı kimliği süreklilik ister herzaman bir öncesinin daha iyisini yapmanız gerekir yapamıyorsanız oturur anılarınızı yazar veya geçmişinizle avunursunuz.
Usta ile sanatçıyı karşılaştırdığımda birinin artık "merak etmediği zaman" diğerinin ise artık üretemediği zaman usta ve sanatçı vasfının ortadan kalktığı andır diyorum.Hiç bir başarı tesadüf olmadığı gibi hiç bir -bir kaç- eser kişiyi sıfatlandırmaz.

 

Tarih: 2 Ekim 2005, 01:38 - İp: yok
thalassa
thalassa (üye)
İstanbul / Amatör

Selamlar,
Gecenin bu saaatinde forumdaki Burkay beyin yazısını görünce, gerçekten sevindim..İnsanların tartışmaya girmemesi birazcık umudumu kırmıştı.sn DAdaganast'ın gayreti ise göz ardı edilecek gibi değil..

Sn Burkay, ben de yaklaşık olarak sizin gibi düşünmekteyim.SAnatçı kimliği toplumun önünde olup, toplumu ona davet edebilen, düşünce ve görüşleri ile
toplumu uyukladığı yerde sarsıp, ileriye üretimi ile çağıran kişidir düşüncesindeyim..O nedenle de sanatçı/ ve üretimi sanatı, o toplumun nerede olduğunun göstergesidir diye düşünmekteyim. Bir Ekrem Akurgal Hayranı olarak , arkeolojik kazılarda rastlanılan eski yaşam alanları,bulunan sanat ve zanaatlarla kültürel olarak tanımlandırılır o zamanki yaşamlar.
O nedenle de , sanatçı ve sanatçıyı doğru bir yerde sanatçı taklitlerinden korumalı ve engellemelidir toplum usu.. Bundan dolayı da zanaatı ve sanatı doğru bir yere oturtmakla mümkündür diye düşünmekteyim.
sn dadaganastın arkadaşı harley'ere resim , garafikler çizebilir, üretimlerini bilmediğimden bunların sanat mı, zanaat mı ayrımına vayamayacağımdan herhangi bir değerlendirmede bulunamam. Ama bir cümlesi var ki zor anlaşılır biri gibi ifade kullandığıdır.. Tabiiki
her zor anlaşılan vatandaş ta sanatçı olur demiyorum. AMA düşününce , eğer siz toplumun ilersindeyseniz zaten orada yalnızsınızdır, çünkü sizin görebildiklerinizi diğerileri ne görmekte ne de görmeye uğraşmaktadır. Ancak siz onları davet ederseniz görülebilecek bir bilince ulaştırabilirsiniz toplumun içinden merak eden bireyleri..

Umarım bu konu da , daha bir çok dost bir şeyler yazar da, tüm bu yazılardan bir ortalama sonuc çıkarımına sebep olunur..

sevgiler..

 

Tarih: 2 Ekim 2005, 03:25 - İp: yok
dadanagast
dadanagast (muhtar)
Yurtdışı / Amatör

burkay hicbir basari tesaduf degilse, ki gercekten de tesaduf degildir bana da gore; o halde kazara cekilmis harika bir fotograf olamaz.. harika bir fotograf cekebilen bir kisi sanatci ruhludur.. peki bu sanatci ruhu gosterebilmek icin bu basariyi tekrarlamasi mi gerekir kisinin? tekrarlamakla ispata gider.. sanatcinin ispata ihtiyaci var midir? acaba bircok buyuk saantcinin oldukten sonra taninmasinin sebebi ispat etmemis olmalari mi?
veya soyle sorayim... acaba bir buyuk sanatci bazen ise yaramayan eserler uretemez mi? daha dogrusu diger insanlarin anlayamayacaklari, o yuzden de hicbir zaman deger kazanamayacak bir eser..
sanatci olmak demek basarili olmak mi demektir? basari nedir?
bana gore senin fotografin basarilidir belki ama bir digerine gore de basarili midir acaba?
sanatcilik uzun bir seruven.. bazen eserler yuzyillar boyu konusulur bazen de bir gunde unutulurlar.. ama unutuluyor olmasi o eseri yaratanin sanatci olmadigini gostermez..
sanat adina birsey uretmeye calisan herkes sanatcidir bence.. devamli birseyler yaratmasi gerekmez sanatci olabilmek icin.. sanat ile devamli uretim arasinda hicbir bag olamaz.. bir sanat eseri tek basina yuzyillarca konusulabiliyorsa, o sanat eserini destekleyecek eserlerin olmasi ile mi gerceklesir bu?
hic mi basarili bir yazarin kotu kitabi olamaz? ama bir kitabi vardir, yuzyillarca okunur..
veya hic mi basarili bir bestecinin tutmayan bir bestesi olamaz? olursa o besteci basarili diye nitelendirilemez mi?...

 

Tarih: 2 Ekim 2005, 13:27 - İp: yok
thalassa
thalassa (üye)
İstanbul / Amatör

Selamlar, Sn dadaganastın sorusunu sabahın köründe cevaplamayı unuttuğumdan, ancak şimdi saksımı toparlayıp bir şeyler yazabiliyorum..

Sanatın tanımını sanırım Burkay beyle, benim yazım birazcık belirledi..Ama eksiktir ve tartışmaya açıktır.
Diğer konu ise, benim herzaman dile getirdiğim bir cümledir ki açıklamasını şöyle yapayım.

Bugun belirlernmiş sanat dalları vardır , resim, heykel vs vs gibi..Bu dallardan herhangi biri ile teşriki mesaide bulunuyorsanız, herhangi bir düzeyde sanatsal bir faaliyet de bulunmuş oluyorsunuz, ama üretiminiz sanat olarak kabul edilmişliği getirmiyor.. Bu faaliyet de bulunurken, siz sadece iyi resim yapabilen biri olabilirsiniz, belki de çok güzel seramikler de üreten biri de olabilirsiniz, ya da çok berbat da olabilir..İşte bu uğraşınız seramik/ resim oluyor, ama sınıflandırmaya girdiğinizde sanatsal faaliyet ile uğaşmış oluyorsunuz..
Sanat ise sanatçı gereksinimi duyar, yani sanatın varolabilmesi onun kimin tarafından yapıldığı ile birebir ilintili olmasını gerekmektedir.Bunun nedeni toplumun kiminle karşıkarşıya olduğunu bilmesinin zorunluluğundandır..Eğer hastaysanız, sizi tedavi edecek doktorun doktorluğunıun ispat edilmesi gibi bir şeydir bu.. Ya da bir fabrika kuracaksanız mühendisinizin bunu kurabileceğinin ispatı gerekmektedir.Yani, savunulanın tam tersine matematik hayatın her alanında hatta sanıldığından fazla sanatla da iç içedir.Gelişime açık toplum bireyleri takip edecekleri fikirleri sorgulamalılar. Bu sorgulama sırasında matematik kullanırlar aslında .Sanat, her zaman bir fikir ile karşınıza çıkar ,bu fikir sizin karşınıza çıktığında tekrar veya kopya olmaması zorunluluğu taşımalıdır.Bu da, sanat üretenin kendisinden öncesini bilmesi gerekliliğini , yani tesadüflere değil ondan öncesinde nelerin yapılıp yapılmadığını bilme zorunluluğunu taşır.. Bu biraz şuna benzer , eğer biri bundan bin yıl önce ampülü bulup kullanıma sunmuş olsaydı ,Edison'un bugün ne adı ne sanı anılmazdı ampul konusunda.Ama ampulu kimin icad ettiğini bilmeyen bir köyde yeniden icad etmiş gibi sunan birinin insanları kolaylıkla aldatabileceği açıktır. İşte bunun engellenmesi gerekmektedir.yapmak istediğini/ üretimini değil ama buluşu onun bulduğunu lanse etmesini evet..

Sanırım düşüncelerimi eksik ler olsa da biraz dökebilmişimdir yazıya. Aslında çok uzun olup ama okuyanların çoğunun uzun yazılara gelmediklerini bildiğimden özetle geçtim.. Hatalar için affola
herkesden..

sevgiler..

#thalassa' tarafyndan 02.10.2005 13:51:29 tarihinde düzenlendi.

 

Tarih: 2 Ekim 2005, 13:44 - İp: yok
dadanagast
dadanagast (muhtar)
Yurtdışı / Amatör

arkadasim gercek bir sanatciydi thalassa.. cok basarili bir ressamdi.. ama acikgoz degildi.. kendini fazlasiyla gosterememisti zamaninda.. en son kendisini gordugumde, bir atelye acmisti.. harley davidson'dan is aliyordu.. ozel musterileri vardi.. neyse..
dedigin gibi digerlerinin goremedikleri bicimde gorduklerinden yaratabiliyorlar sanatcilar.. ama benim dusunceme gore; her insanin bir digerinden bir ustun yani vardir.. yani birisinin goremedigini digeri gorur.. ama o digerinin bir sanatci olmasina gerek yoktur..
herkes bir digerinden ileride noktalarda yasar ruhsal baglamda.. o halde herkes yalnizdir..
belki dedigin gibi sanatci ucda yasar ama ugrastigi sanat baglaminda uclarda yasar.. bir digerinin baska ilgi alani vardir, o kisi de, o alanda uclarda yasar..
..ama iste sanatci, hayatin her alaninda ugras gosterebilmelidir.. insanlari olduklari gibi anlayabilendir sanatci.. baskalarindan yalniz yasayan biri diger insanlar hakkinda bilgi sahibi olamaz.. diger insanlari cok iyi taniyan biri ancak sanatci olabilir.. tanimadan yaratilan hersey tesadufidir.. tesaduf olan da sanatsal baglamda cok degerli olamaz..
toplumlarin nerede olduklarini belki sanatcilar gostererek anlayabiliriz, ama toplumun gostergesi olabilecek dunya kadar maddeler vardir.. yalniz basina sanatci ile olamaz bu.. tabii iste o noktada neye gore nerede diye sormak gerekir.. sanat acisindan bakarsaniz sanatcisi akla gelir, ama bilim adina da bilim adami akla gelecektir.. ornekler cogaltilabilir..
...

bir kelimeyle sanati anlatmak istemek gerekirse, nedir sanat thalassa? ve bir cumleyle lutfen..

 

Tarih: 2 Ekim 2005, 13:46 - İp: yok