Fotoğrafçılık Forumları
Bayırndırlık Ve İskan Bakanlığını Kınama
Değerli meslektaşlarımız.şuan büyük bir çalışma içerisindeyiz.akhisar, manisave denizlili meslektaşlarımızla birleşmiş durumdayız.bu eylemi tüm türkiyeye yaymak istiyoruz.aşağıdaki metni okuyun ve.bildiğiniz tüm sitelere paylasın lütfen.bu seçim arafesinde sesimizin duyulacağına inanıyoruz.tüm meslektaşlarımızı tek yumruk olmaya davet ediyoruz. saygılar.
Tapu gibi belgeli " HİZMET! " adı altında ekmeğimize uzanan çirkin el...
Bizler vergi dairesine kayıt yaptırdığımızda fotoğrafçılık işi ile iştigal edeceğimiz konusunda beyanda bulunuyor ve bu işi yaparak hem ekmeğimizi kazanmak ve elde ettiğimiz kazançtan vergimizi verme peşinde olan küçük esnaflarız. Ancak şimdilerde üzülerek görüyoruz ki içinde bulunduğumuz şu günlerde asıl işi vatandaşın tapu işlemlerini yapmakla mükellef devlet dairesinin "Hizmet" adı altında tapu dairelerine fotoğraf makineleri koyarak ekmeğimiz cebren ve hile ile çalınmaktadır. Cebren ve hile ile çalınmaktadır diyoruz çünkü bu sektörde olan bizlerden işimizi yapmak üzere avrupa birliği uyum yasaları çerçevesinde ustalık belgesi isteyen yani bu işi yapacaksan bana ustalığını kabul ettirmek zorundasın diyen devlet. aynı işi kendi yapmaya kalktığında tüm yasalar göz ardı edilip bu iş yapılabiliyor.
Şimdi soruyoruz. Bu işi yaparken bizler için geçerli olan yasalar devletin kendi biriminde yapılmaya kalkıldığında yasa tanımaz bir şekilde oldu bittiye getirilmiyor mu?
Bu sektörden ekmeğinin peşinde olan biz fotoğrafçılar küçük esnafı yarın bizde iş yerlerimizin bir bölümünde lahmacun yapıp satabilir miyiz ? yada başka bir bölümünde çorba yapıp satabilir miyiz?
Bizler, burada bağlı bulunduğumuz vergi dairelerinede görev düştüğü inancındayız. Çünkü işlevi sadece vergi tahsilatı yapmak olmayan, yani "Bana vergi getirin ama siz nasıl kazanırsanız kazanın" deyip kenara çekilmekten ibaret olmayan vergi daireleri ve bağlı oldukları bir üst kurumlarıda göreve davet ediyoruz.
İçinde bulunduğumuz, vergi haftasının kutlandığı şu günlerde, vergi dairesinin vergi ile ilgili sloganlarında şu ifadelerle karşılaşmaktayız;
“Çiçekler ilgi ile, çocuklar sevgi ile, ülkeler vergi ile büyürler.”
Bu ifadeden sonra şunu sormadan edemiyoruz. Ekmeğine, hemde devletin kurumu tarafından el uzatılan biz fotoğrafçılar küçük esnafı nasıl büyüyeceğiz? Büyümek şöyle dursun, nasıl ayakta kalacağız? Devletimizinde bizler için düşündüğü slogan nedir bilmek istiyoruz.
Yine bugün (Aşağıda ekte fotoğrafı bulunan slogandaki VERGİ kelimesinin daha büyük puntoyla yazılmasına özellikle dikkatinizi çekmek isteriz. Çünkü burada devlet, gelirinin altını çizerek, onu ayakta tutan asıl olgunun daha bir anlaşılabilir olmasını istiyor. Bu yazının amacının da bizlerin tamamen ayakta kalmamızı sağlayacak KAZANCIMIZIN altını çizerek EKMEĞİMİZİN peşinde olduğumuz olgusunun asla unutulmamasını rica ediyoruz.)
İlçemiz kaymakamlık binası önünde asılı “T.C MALİYE BAKANLIĞI GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI” Logolu Billboardki sloganda şöyle yazmaktadır; “TÜRKİYE, BİLGİ, SEVGİ VE VERGİ İLE KALKINIYOR!” Tamda bu noktada Biz fotoğrafçı küçük esnafıda BİLGİLİ olduğumuz konuda devletimizinde İLGİSİNE, SEVGİSİNE ve MESLEĞİMİZE SAYGISINA ihtiyacımız vardır.
yoksa aynı zamanda çıraklığından başlayarak sonrasında kalfalık ve daha sonrasında ise ustalık için yıllarca emek veren ve en sonunda da bugün en az 70 ila 100 bin liralık bir yatırımın riskini alan ve bunun gibi bin bir zorlukla işyeri açan mükellefinin haklarını koruma gibi bir görevi yok mudur? Sorusuna haklı olarak cevap istemek durumunda olacağız. Devletin kurumlarından biri olan vergi daireleri bugün bile vergilerini ödemekte zorluk çeken hemen hemen tamamı bağlı olduğu vergi dairelerine borçlu olan biz fotoğraf sanatı ile iştigal eden küçük esnafın hakları konusunda nasıl bir yol izleyecektir?
Tapu dairesi genel müdürlüğü resmi sitesinde yayınlanan açıklama aynen şöyledir. 'Foto kabin sisteminde, vatandaşımız, 6 vesikalık fotoğrafını 5 lira karşılığında 1 dakika içerisinde alabiliyor. Foto kabin makinalarının hemen yanında ise otomatik sıcak içecek makinaları bulunuyor. Fotoğraf çektiren veya tapu işlemi için bekleyen vatandaşlarımız makinalardan ücret ödemeden çay kahve alabiliyorlar.' Denmektedir. Şimdi yine soruyoruz hizmet denilen çay kahve ikramımıdır? Hizmet bundan ibaretmedir? Öncelikle şunu söylemeliyiz ki fotoğraf bir sanatttır ve fotoğraf sanatı kendi içinde bir kültür ve felsefe barındırır. O nedenledir ki fotoğraf sanatına gönül vermiş, fotoğraf sanatıyla iştigal eden bizler ve bu ülkenin irili ufaklı tüm esnafı hemde tüm sıkıntılarına rağmen hatta çay ve kahvenin dışında daha özel ikramlarla müşterilerimize yüzyıllardır hizmet vermekteyiz. Türk insanının kültüründe zaten var olan ikram kültürünü bir devlet dairemizin ancak 21. yüzyılda farketmesi ve bunu internet sitesinde altını çizerek yayınlaması hayret vericidir. Ayrıca türk insanının geleneğinde olan misafirine ikram geleneği bir lütufmuş gibi ya da başka bir deyimle “başa kakılır gibi” hemde resmi internet sitesinde çarşaf çarşaf listelerle yazılması en hafif tabiriyle ayıptır. Ayrıca yine aynı ifadelerde fotoğrafın kullanıcıya 1 dakika içinde verildiği söylenmektedir ki buda bu meslekten evine ekmek götürmek için çalışan biz fotoğrafçılara büyük bir saygısızlıktır. Çünki vatandaşın tapu dairesine 30 metre mesafede hem aynı zaman dilimi olan 1 dakikada, hemde daha kaliteli alabileceği bu hizmeti sanki vatandaşın mağduriyetine cevap veriyormuşçasına hiçte etik olmayan bir uslüpla, hemde son derece düşük kaliteli fotoğraflarla ortaya koymak ve bunu “Hizmet” olarak adlandırmak, hem insanımıza hemde bu meslekten ekmeğinin peşinde olan fotoğraf esnafına ayıptır, saygısızlıktır ve büyük bir hakarettir.
Sosyal hukuk devlet yapısında ekmeğimizin, devletimiz tarafından korunması gerekirken ve bizler devletimizden aldığımız bu güçle işimize konsantre olmaya çalışırken, ne yazık ki içinde bulunduğumuz şu günlerde ekmeğimizin devlet eliyle elimizden alınmaya çalışıldığını hayretle ve bu haksızlığı sanki bizler yapıyormuşçasına utançla izlemekteyiz.
Çok belli ki söz konusu devlet dairesi bu proje öncesi bir çalışma yapmış ve dairelerinde günlük işlem sayı ortalamaları tespit edilmiş, sonrasındada elde edilen verilerden günlük tahmini fotoğraf gereksinimleri ortaya çıkarılmış, çıkan sonuçtan fotoğraftan elde edilecek gelir ortalama değerleri hesaplandıktan sonrada bu projeye start verilmiştir. Peki merak etmekteyiz aynı kurum bu uygulamayla asıl işi fotoğraf olan küçük esnafın her birinin günlük ortalama mağduriyetinide hesap etmiş midir?
Gelinen bu noktada, son derece kötü planlanmış bu projeyle fotoğraf esnafının ekmeğine uzanan el, bu işten geçimini temin eden denizli’li meslektaşlarımızın tepkisine, Tapu kadastro genel müdürlüğünün verdiği yanıt aşağıdadır.
Not: altı çizili bölüme özellikle dikkat !
15/02/2011 tarihli yazılı ve görsel basında yer alan “Korsan Makine” başlıklı haberlerde, Denizli Tapu ve Kadastro XVIII. Bölge Müdürlüğü binasında bulunan fotoğraf çekme ve çay-kahve makinelerinin şikayet konusu olduğu; esnafı çileden çıkardığı; makinelerin kazancının özel şirkete gitmesine karşın işhanı yönetimi ile su gideri için herhangi bir ücret görüşmesinin yapılmadığı; çay-kahve makinesinin suyunun kaçak olduğu; kabinde fotoğraf çekme faaliyetinin Ticaret Kanununa aykırı olduğu şeklindeki ifade ve beyanlar üzerine aşağıdaki açıklamanın yapılması zorunluluğu doğmuştur.
Genel Müdürlüğümüzün hizmet sunduğu vatandaşlarımızın iş ve işlemlerini hızlandırmak, gereksiz zaman kaybını önlemek, çağdaş, hızlı ve vatandaş odaklı hizmet sunmak amacıyla bütün hizmet birimlerimizde uygulanmak üzere Genel Müdürlüğümüz ile ilgili Firma arasında 01/06/2010 tarihli “Fotokabin İşletme İşbirliği Protokolü” imzalanmıştır.
Protokol kapsamında; Firmanın kuracağı her Fotokabin yanına 1 adet sıcak içecek otomatı konulacak; fotokabin ve sıcak içecek otomatlarının sarf malzemeleri Firma tarafından tedarik edilecek; anılan makinelerin çalışması için gerekli elektrik, su, tesisat döşeme gibi altyapı hizmetleri Firma tarafından yapılacak ve bunların giderleri Firmaca karşılanacak; vatandaşlarımız çay ve kahve makinelerinden ÜCRETSİZ olarak faydalanacak; Firma, fotokabin ve çay makinelerinin kurulacağı alanlar için yetkili mercilerden (Milli Emlak Müdürlüğü, İl Özel İdaresi veya Belediye) izin alacak ve vergi ile ilgili kayıtları ve belgeleri düzenleyecektir.
Açıklandığı üzere; uygulama tamamen kamunun ve vatandaşlarımızın lehine ve yararına olup, herhangi bir kamu zararı bulunmamaktadır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Denmektedir.
Öncelikle yukarıdaki son paragrafa dikkat çekmek isteriz. Söz konusu paragrafta, tekrar etmek gerekirse aynen şöyle denmektedir; " uygulama tamamen kamunun ve vatandaşlarımızın lehine ve yararına olup, herhangi bir kamu zararı bulunmamaktadır." Aceleden olsa gerek genel müdürlüğünüzün gözden kaçırdığı bu paragraftaki eksiği biz düzeltmek istedik sanırım bu paragraf ; “uygulama tamamen kamunun ve vatandaşlarımızın lehine ve yararına olup, herhangi bir kamu zararı bulunmamakta, ancak bu işten evine ekmek götüren ve asıl işi fotoğraf olan fotoğrafçılık esnafına büyük, hatta çok büyük ölçüde zarar verecektir” Olmalıydı.Lütfen düzeltilsin. Ayrıca yine yukarıdaki paragrafta “vatandaş lehine ve yararına” denmektedir ki yukarıda da belirttiğimiz gibi vatandaşımız tapu dairesine 30 metre mesafede hem de daha kaliteli alacağı hizmeti, asıl amacından saptırma ve çarpıtmaya çalışma gayreti hayret vericidir. Daha da önemlisi bir devlet kurumuna ve devlet ciddiyetine yakışmamaktadır.
Tapu kadastro genel müdürlüğünün bu konu ile ilgili resmi internet sitesinde yayınladığı her yeni yazı bizleri hayretler içinde bırakmaktadır, çünkü; Yukarıdaki yazıda da görüldüğü gibi bu projenin tamamen vatandaş odaklı olduğu söylenmekte ancak arkasındaki yapılan protokolün içeriği yani yapılan bu ticaretten, kuruluş amacı ticari olmayan, aksine insanımıza hizmet olan tapu dairelerinin bu işten kazancı var mı varsa bu kar hangi oranlarda paylaşılmaktadır sorusunu akla getirmekte ve bu işten kazancını temin etmeye çalışan fotoğraf esnafına, kuruluş amacı ticari olmayan tapu dairelerine hiçbir vicdani ve hukuki temele oturmayan bu hareketin hesabını sorma haklılığını verecektir.
Şimdi yine soruyoruz eğer tapu dairesi genel müdürlüğü yukarıdaki ifadesi olan “zaman kaybı ve tamamen vatandaş odaklı hizmet” ifadesinde ve biz fotoğraf küçük esnafının ekmeğinde gözü olmadığı ifadesinde samimiyse, ki bizler şuan itibariyle aynen böyle bir planlama hatası olarak düşünmekteyiz. O nedenledir ki biz fotoğrafçılar ilk aklımıza gelen teklifi gerek bayındırlık ve iskan bakanlığımıza ve tapu dairesi genel müdürlüğüne sunuyoruz.Önerimiz şu; Bizler bölgelerimizde Tapu dairelerine fotoğraf makine ve baskı sistemimizi kurarak her hafta bir esnaf arkadaşımız nöbet sistemiyle tapu dairesinin bu vatandaş odaklı ulvi projesine hemde daha kaliteli fotoğraflarla hizmet vermeye hazırız. Böyle bir uygulama hem bizleri mağdur etmeyecek, hemde devletimizin bu kurumuda yapmak istediği “İnsanımıza hizmet” adlı ulvi projesine daha kaliteli fotoğraflarla destek verilmiş olacaktır. Aksi bir tutum ise bizleri “Devletimiz ekmeğimizi çalmak istiyor” düşüncesini haklı olarak düşünmemize sebep olacak, gündüzleri işyerimizin açık olmasına bir sebep olan vesikalık döngüsüde elimizden alındığında, zaten sıkıntı içinde olan işyerlerimizi açık tutmak için bir sebep kalmayacaktır ve bunun sonucu olarakta kutsal varlıklarımızdan biri ekmeğimiz için, yasal hakkımız çerçevesinde her türlü eyleme başvurmak bizler için kaçınılmaz olacaktır. Kamuoyuna ve ilgili merciilere saygıyla duyurulur.
AKHİSAR FOTOĞRAFÇILARI
bende kınıyorum. yapılan uygulama fevkalade yanlıştır.
yaaa arkadaşlar,bukadarmı duyarsız kalıyoruz bu konuya.böyle konularda birlik ve beraberlik olması gerekirken.hiç ilgilenilmememsi beni üzdü gerçekten.şuan bu makinalar belli başlı yerlerde var.fakat yarın öbürgün olmayan yelerede gelir.ozaman bu konuya bakıpta banane diyenleri görmek gerekir.gerçektende üzüldüm yani.
Konuyu yeni fark ettim.. Sizlere katılmamak mümkün değil.. Durumu gayet iyi anlatmışsınız..
bu arada ösym'yide anmak istiyorum.. webcam'le vesikalık çekilmesi olayı dünyanın hiçbir yerinde yoktur ve rezil denilecek kalitede fotoğraflara rağmen senelerdir bu yanlışda ısrar ediliyor...
Hayırlı işler diliyorum....
Üzücü ancak alıştığımız üzere gerçek ve daha da kötüsü bu bizleri rahatsız etmiyor.
Kınamaktan öte bölgesel yani; kim bulunduğu yerden nerde yapabilir. İmza,dilekçe, boykot,afiş, vergi daireleri önünde aydınlatıcı broşür v.s
lütfen konuyu bu bağlamda da değerlendirirmisiniz...
Bir öneri;
Sizler daha uygun fiyata baskı felan alabilrsiniz. ilgilenen arkadaşlara postalamak ( karşı taraf ödesin) sureti ile sağa sola eylem babından daha ziyade bilgilendirme anlamında afişler asılabilir. Gerekirse ilgili kurumlardan onayı v.s de olabilir...
ancak; ifadeler yukarıda yazıldığı kadar uzun mu yoksa daha özet bir şekilde, sade bir anlatım ilemi ifade edilecek üzerinde düşünülüp sonuçlar bu boykota katılacaklar ile paylaşılmalı...
Saygılar ...
Ahmet YILMAZ.
Esnafın , mahalle fotoğrafçısının durumuna üzülmemek mümkün değil ama bu bir tek fotoğrafçıların başına gelen bir durum değil ki ...
Hepimizin mahallelerinden önce sütçüler,yoğurtçular, seyyar zerzevatçılar kayboldu - arkasından da bakkallar,manavlar . Kunduracıların, marangozların, bileycilerin, kalaycıların, demircilerin durumu farklı mı oldu ?
Siz , sırf bakkalınız / manavınız yaşasın diye süpermarkete gitmeyi , oradan ucuza alışveriş yapmayı reddettiniz mi ? Ya kendinize elbise , çocuğunuza oyuncak alırken çarşıdaki trikocuyu/oyuncakçıyı mı kolladınız - yoksa gidip 100,000 çeşit malı çeyrek fiyata satan büyük mağazadan mı aldınız ?
Dolmuş çalışan hatta belediye otobüs koyunca , dolmuş şöförlerine yazık - otobüs/tramvay istemeyiz dediniz mi ?
En basitinden fotoğraf makinanızı alırken esnaf kazansın diye mi düşündünüz yoksa amacınız aynı makinayı aynı şartlarla en ucuza almak mıydı ? Şehrinizde / kasabanızda/mahallenizde yok muydu makina getirip satan bir elektronikçi esnaf - o da kazansaydı ya !
Başkalarına olduğunda aldırılmadığınız , kendi cebinizi kolladığınız gelişmelere , kendi başınıza geldiğinde isyan etmek doğru mu ?
Sonuçta burada esnaf zarar görsede , vatandaşın lehine - 5 TL'ye şipşak vesikalık gibi - bir uygulama var . Üstelik kalitenin,görüntünün, sanatın-zanaatın hiç önemi olmayacağı tapudaki vesikalık fotoğraf için . Dünyanın her yerinde bu iş için makina otomatları kullanılıyor .
Her konuda çağa uymaya tamam da vesikalık fotoğrafa gelince devletin korumasını istemek doğru bir yaklaşım mı ? Üstelik bir tek tapu dairesinin işini kaybetmekten yakınılıyor . Sünneti var , düğünü var , özel günü var ,doğumu var , okul / mezuniyet fotoğrafı , pasaport vesikalığı var ... Bu kadar alan şimdilik açıkken ( ve aslında bu konuda geleceğe yönelik önlemler almanız / gelişmeler yapmanız gerekirken ) , tapu dairelerinden kaybedeceğiniz işe bu kadar yoğunlaşmanız doğru mu ?
--------------
Sayın Foto Onur veya stüdyocu diğer arkadaşlar - lütfen ikinci çoğul şahsa hitaben yazdığıma bakıp alınmayın . Genel anlamda , hepimizin bu devirdeki hareketlerini/tercihlerini kastediyorum .
sayın paperman,görüşlerinize katılıyorum ancak,bizim amacımız sadece tapu daireleri ile uğraşmak değil.bugün tapu dairesine konan makina,nasıl olsa kimse ses çıkarmıyor diye,pasaporta,nüfus dairesine,trafiğe ve daha bir çok yere konabilir.ozamanda iş işten geçmiş olur.ayrıca bizim konumuzda birde gizli aktör var.diğer amacımızda buradaki gizli aktörü ortaya çıkarmak.bu aktör devletin himayesine sığınıp,bütün resmi dairelere bu makinaları koyan ve bütün fotoğrafçı esnafın alacağı parayı, tek başına cebine indiren kişidir.mademki resmi kurumlar bünyesine böyle bir makina koyacak,ozaman açık ihale usülü bütün fotoğrafçılara bu konunun iletilmesi gerekir.kaldıki bu makinaları türkiyeye sadece bir firma getiriyor.varın gerisini siz düşünün.devlet eğer biz fotoğrafçılara bunu sorma gereğini duymuyorsa,ozaman biz esnaflarında vergi ödemesinin hiç bir anlamı yok.teşekkürler.
- 1