X Ray'den Filmle Geçmek

Geçen sene, dayım Amerika'dan gelirken, benim için yanında kullanmadığı makinesi Nikon F80'i içindeki filmle birlikte getirdi. Filmlerde herhangi bir hasar çıkmadı. 36 pozu da tab ettirdim. Şans mı, yoksa dayım başka bir çözüm mü buldu, bilemiyorum. Yine de, eğer garantiye almak istiyorsanız, naçizane tavsiyem, yurt dışında filmler ucuz. Buradan filmsiz çıkın, sağlam olsun.

İyice sağlama almak için oradan da filmsiz dönmek lazım. Makineyi gezdirip getiriyoruz.

Filmi oradan alıp orada pozlayıp, orada banyo ettirip geri dönmeniz gerekiyor.

Tabii bu durumun uygulanabilirliği gideceğiniz ülkenin şartlarına göre değişir.

Film veya stüdyo bulamayacağınız yerler olabileceği gibi, hem film hem de stüdyonun sadece online veya posta usulü ulaşılabilir olduğu, işlemin 1-2 hafta sürdüğü yerler de olabilir (özellikle ABD ve Avrupada böyle yerler bolca olabilir) .

Mesela yabancı olsaydınız, Türkiye'ye gelecek olsaydınız başınıza neler gelirdi. Bir kere birkaç büyük şehir dışında özellikle stüdyo konusunda sıkıntı yaşardınız. İstanbul'a bile gelecek olsanız doğru adresi önceden internette falan araştırmadıysanız sıkıntı var demektir. Tabii internetten araştırmak için de Türkçe bilmeniz gerekir. İngilizce olarak "film processing" ve "istanbul" kelimeleriyle arrattım mesela, birkaç forum sayfasında belirtmişler ama tarifler ya yetersiz yada güncel değil. Mesela orta format film ve e-6 banyosu Türkiye'de Türkler için bile sıkıntılı.

Uzun lafın kısası her zaman x-rayden film ile geçmenin bir yolunu bulmanız herzaman faydalıdır.

Filmleri buradan al yanında götür, getir burada banyo ettir hocam...

Geçen yaz Prag-Viyana-Budapeşte turundaydık. Turda yaşlı bir çift. Ellerinde kompakt bas-çek bir filmli makine. Akıllılar yedek film getirmemişler. Bir yerde filmleri bitti tabii. Bizde de koca koca makineler olunca hemen yanımıza geldiler. Ne yapalım ne edelim... Bende de sadece tarihi fazlasıyla geçik 64 ASA Tungsten dia var yanımda; cross process amacıyla almıştım yanıma. Şimdi onu versem dedeye olmayacak.. Çaresiz dedeye film aradık. Malum turistik yerlerde geziyoruz ve çakal sadece bizde yok. Sonunda en ucuz bulabildiğimiz Kodak Colorplus 200 ASA filmi 8 euro'ya aldık dedeye.. Adamcağız film bulabildiğim için o kadar çok sevindi ki anlatamam. Ama ben deli oldum tabii. Türkiye'de 2,5 TL'ye aldığım film 8 Euro... Mazallah bir de banyo ettirip bastırmaya kalksaydık... (Hangi şehirdeydik hiç hatırlamıyorum ama..)

Burada al götür, geri getir hocam..

"Medeni" batı ülkelerinde oranın sistemine, oranın düzenine dahil değilseniz bazı şeylere ulaşmak zordur. En iyi bildiğim için Hollanda'dan iki örnek vereceğim :

1. Hollanda'nın en baba foto malzemeleri satan mağazası : http://www.fotokonijnenberg.nl , istediğinizi sipariş edebilirsiniz. Online sipariş ederseniz adrese teslim edeceklerdir, tabii teslimat tarihini otelde kaldığınız güne denk getirebilirseniz. Tabii oraya da gidebilirsiniz, ben gittim, Den Ham denen yerini haritada bile zor bulabildiğiniz kasabacık, Amsterdam'dan arabayla 1.5-2 saat sürer. Benim Hollanda'da kaldığım yere yarım saatlik mesafedeydi, arabam vardı, gidebildim.

2. Bir arkadaşımın 3 aylık bir ziyareti sırasında doktora ihtiyacı oldu. Doktora ulaşmak için akla karayı seçti. Bizdeki gibi muayenahane falan yok, çat kapı gidemiyorsun, hastaneye gidişte ise oranın sosyal güvenlik sistemine dahil değilsen vay haline. Rica minnet hastanede doktora göründü ama bu sefer parayı ödemek sorun oldu, çünkü orada herkes sigortalı olduğu için para mara alacak vezne yok hastanede, sonuçta sizin haneye borç yazıldığı için hesabı kapatmanız gerekiyor ( Hollanda'ya bir daha dönecek olursanız ülkeye girişte başınız belaya girebilir), arkadaş komşu şehirde, o bölgedeki bütün hastanelerin muhasebesine bakan bir ofise gidip ödemek zorunda kalmıştı. İlaç eczane işi de kolay değil. Mesela buradan kolayca bulacağı tansiyon vs. standart ilaçlar orada reçeteye tabii ise yandın. Kısacası böyle kronik hastalığı olanlar mutlaka ilaç stoğunu yanında götürsün.

Bu tür ülkelerde pekçok şeyin planlı yapılması gerekiyor, zaten sistemleri de buna göre evrilmiş. Mesela takıntı derecesinde plan program hastası biriyseniz herşeyi internetten önceden araştırıp plan yapma şansınız var.

Ve son söz : Ölesiye cansıkıcı memleketler, mümkünse hiç gitmeyin, inanın görecek fazla birşey yok. Zaten planlı programlı işler asla eğlenceli olmaz.


Gitmeden aşılarınızı yaptırmak şartıyla Hindistan, Pakistan falan daha eğlenceli gözüküyor. Muhtemelen orada her köşebaşında film bulabilirsiniz.